Adıyaman Müzesi, konum olarak şehir merkezinde yer almaktadır. Müzenin oldukça geniş bir giriş bahçesi olup tek katlı binadan oluşmaktadır. Müzedeki eserler, iki büyük salon ve bu salonu birbirine bağlayan ara salon ile iç bahçede ziyaretçilere sergilenmektedir. Müzenin oluşması ve faaliyete geçmesi, 1978 yılında Aşağı Fırat projesi doğrultusunda Atatürk Baraj Gölü içinde kalacak olan alanda yerli ve yabancı ekipler tarafından yapılan kurtarma kazıları sonucu ortaya çıkarılan eserlerin Adıyaman İl Halk Kütüphanesinde depolanmasıyla başlamaktadır. Adıyaman’da ilk müzecilik faaliyetlerinin bu şekilde bağlamasının ardından 1982 yılında şu andaki hizmet binasına kavuşmuştur. Müzede arkeolojik eserlerin yanı sıra yöresel kültüre ait etnografik eserler de meraklıları ile buluşmaktadır. Yıllarca kazılar sonucu teslim edilen, satın alma ve diğer yollardan müzeye gelen eserler ile müze, bölgenin en zengin arkeoloji müzesi haline gelmiştir. Adıyaman Müzesi’nde Paleolitik döneme ait el baltaları, delici ve kesiciler bulunmaktadır. Kalkolitik döneme ait pişmiş topraktan kaplar bulunurken, Tunç Çağına ait süs eşyaları yer almaktadır. Roma ve İslam dönemine ait de seramik kaplar sergilenmektedir. Yine çeşitli dönemlere ait mühürler, kadın ve erkek takıları, mozaikler, altın, gümüş, bronz sikkeler ve tarihe ışık tutan daha nice eser vardır. Etnografik eserler salonunda ise yörede derlenen halı, kilim ve cicim gibi el dokumaları, kadın ve erkek giysileri, gümüş takılar ile bakır eşyalar teşhir edilmektedir. Müzede yaklaşık 25.000 eser bulunmaktadır. Bunlardan yaklaşık 2.000 eser teşhirde sergilenmektedir. Müze içerisindeki eserler sınıflandırıldığında çıkan rakamlar ise şu şekildedir; Arkeolojik Eser: 8118 Sikke: 14049 Etnografik: 456