Neredekal Turizm Seyahat Acentesi Belge No: 7301
Neredekal.com
Üyelik
Giriş Yap
Üye Ol
1 Mayıs Emek Bayramı Anlam ve Önemine Dair

1 Mayıs Emek Bayramı Anlam ve Önemine Dair

Paylaş
Seyhan Ahen  
Eklenme: 25 Nisan 2022 - 12:11
 • Son Güncellenme: 24 Nisan 2024 - 15:07
1 Mayıs Emek Bayramı Anlam ve Önemine Dair

İnsanlığı ve kapital sistemin gelişimiyle beraber, insan gücüne dayalı üretim oldukça hızlandı. Sömürü sisteminde dayanan bu gelişimle beraber belli başlı sorunlarda doğdu. Neden böyle bir gün var, neden dünya çapında resmi tatil olarak ilan edildi ve neden insanlar her yıl 1 Mayıs’ta protestolarla haklarını korumaya çalışıyor? İşte bu soruların cevabı için bugünün temelleri nasıl atıldı, beraber bir göz atalım!

{facility:0}

1 Mayıs Gösterileri Nasıl Ortaya Çıktı?

1 Mayıs Emek Bayramı Anlam ve Önemine Dair

Tarihte ilk defa bir işçi grubu 1856 yılında Avustralya’nın Melbourne şehrinde, sekiz saatlik bir iş günü boyunca haklarını koruma amacıyla Melbourne Üniversitesi’nden Parlamento Evine kadar bir yürüyüş düzenlediler. Taş ve inşaat işçilerinden oluşan bu grup yürüyüşünde zincirleme bir tepki yarattı. 1856 yılının 1 Mayısında meydana gelen ve şiddetsiz biten bu olay beraberinde devamını getiren işçi örgütlenmesinin temelini atmış oldu. Avusturalya'da yapılan bu grev o kadar başarılı olunca her yıl düzenli olarak kutlanmaya, gösteri ve eğlenceler düzenlenmeye başlandı.

{ad:0}

Haymarket Olayları ve Sonrası

1 Mayıs Emek Bayramı Anlam ve Önemine Dair

Yıllar içerisinde diğer ülkelere de yayılan 1 Mayıs gösterilerinin 1886 yılında Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun önderliğinde, işçiler 12 saatlik çalışma koşullarının 8 saate düşürülmesini için işi bırakma grevleriyle devamı geldi. Amerika’nın Chicago eyaletinde yapılan gösteriye yarım milyondan fazla insan katıldı ve gösteriler çığ gibi büyüdü. İşte insani çalışma şartları için atılmış en güçlü adımlardan biri olan bu olayda Amerika’nın Kentucky kentinde 6 bin siyahi ve beyaz işçiler birlikte yürümeye başladılar. Sert bir şekilde bastırılmaya çalışılan bu gösterilerde ve ırkçılığın bu denli yoğun yaşandığı bir dönemde tüm işçiler sokaklarda yürüdüler ve hep birlikte Ulusal Park’a girdi. Birçok eyalette yapılan gösterilerde siyahi ve beyaz işçilerin beraber yaptığı gösteriler dönemin gazetecileri tarafından "Böylece ön yargı duvarı yıkılmış oldu” olarak yorumlandı. İşçi Bayramı olarak bilinen 1 Mayıs’ın resmi adı işte bu dayanışma sayesinde kondu denilebilir: 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü…

Gösteriler daha da alevlenip, 4 Mayıs tarihinde "Haymarket Olayı" denen tarihi bir olaya yol açtı. Bu olayda birlik ve beraberliğin ruhunu yaşatan işçiler, yaptıkları grevi sürdürdüler ve 3 Mayıs’ta sokaklara çıktılar. McCormick’e ait fabrikadan çıkarılan ve grevde olan işçiler de mitinge katıldılar. Miting sona ermek üzereyken McCormick fabrika düdüğünü çalarak grev kırıcıları dışarı çıkarttı. O sırada grev kırıcıları protesto etmek isteyen bir grup işçi fabrikaya ilerledi. İşçilere ateş eden polisler 4 işçinin hayatını kaybetmesine ve onlarca işçinin yaralanmasına neden oldu. Bunu takiben 4 Mayıs tarihinde işçiler Haymarket Meydanı’nda miting düzenlendi. Miting bitmek üzereyken nereden geldiği belli olmayan bir bomba kürsünün önüne fırlatıldı ve 7 polis hayatını kaybetti, 69 polis yaralandı. Yüzlerce işçi asılsız ithamlarla tutuklandı. Kanuni baskılarla beraber bu gösterilerin tekrarlanması engellendikten sonra 14-21 Temmuz 1889 yılında İkinci Enternasyonal’de Fransız bir işçi temsilcisi 1 Mayıs gününün tüm dünyada birlik mücadele ve dayanışma günü olma önerisini sundu ve bu önemli gün oy birliğiyle karara bağlandı.

Bunu izleyen 1890 yılında ikinci bir gösteri yapıldı fakat alınan bu kararla beraber her şey bir anda toz pembe bir hale bürünmedi. Ülkeler zamanla bilinçlenerek 8 saatlik iş gününü kabul ettiler ve bu resmiyete döküldü. 1 Mayıs böylelikle tüm işçilerin dayanışmasını yansıtan bir bayram özelliği kazandı. Günümüzde özellikle sosyalist politikaları benimsemiş ülkelerde ve beraberinde birçok ülkede 1 Mayıs bayram özelliği olmasının yanı sıra protest bir niteliğe de sahip; dünyadaki tüm işçilerin emeğe karşı aranan hakkı tüm dünyaya sunması açısından da, bir fırsat olduğunu söyleyebiliriz.

Türkiye'de 1 Mayıs Kutlamalarının Tarihçesi

1 Mayıs İşçi Bayramı

Türkiye'de 1 Mayıs, işçi sınıfının mücadele ve dayanışma günü olarak uzun bir geçmişe sahip. İlk olarak Osmanlı döneminde, 1911 yılında Selanik'te başlayan bu kutlamalar, 1912'de İstanbul'da da görülmeye başladı. Ancak Birinci Dünya Savaşı ve sonrasında yaşanan Kurtuluş Savaşı sebebiyle bir süreliğine ara verildi.

Cumhuriyet Dönemi ve Resmiyet Kazanma

1 Mayıs İşçi Bayramı

1921'de yeniden hayat bulan 1 Mayıs kutlamaları, 1923'te Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla resmi tatil olarak ilan edildi ve ilk kez büyük bir coşkuyla kutlandı. Sovyetler Birliği ile kurulan dostane ilişkilerin de etkisiyle 1922'de Ankara'da da büyük bir kutlama yapıldı.

Darbeler ve Yasaklar

1 Mayıs İşçi Bayramı

Türkiye'nin siyasi tarihindeki darbeler ve olağanüstü dönemler, 1 Mayıs kutlamalarını zaman zaman gölgelemiştir. Özellikle 1977'de Taksim Meydanı'nda yaşanan ve 34 kişinin hayatını kaybettiği trajik olay, 1 Mayıs'ın Türkiye tarihindeki karanlık sayfalarından biri olarak kaldı. 1976'da DİSK tarafından Taksim'de düzenlenen kutlamalar, geniş kitleler tarafından coşkuyla karşılanmıştı. Ancak 12 Eylül darbesinin ardından 1 Mayıs, uzun yıllar resmi tatil statüsünden çıkarıldı.

Yeniden Resmi Tatil Olarak Kabul Edilmesi

1 Mayıs İşçi Bayramı

Bu durum 28 yıl sürdü ve 1 Mayıs, 2009 yılında "Emek ve Dayanışma Günü" olarak tekrar resmi tatil ilan edildi. Bu kararın ardından, Taksim'deki kutlamalar ilk iki yıl boyunca Türk-İş, Türkiye Kamu-Sen, DİSK, Memur-Sen, Hak-İş ve KESK gibi konfederasyonların yanı sıra çeşitli sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin katılımıyla gerçekleştirildi.

Günümüzde Kutlamalar

1 Mayıs İşçi Bayramı

Sonraki dönemlerde, Taksim Meydanı'nda kutlamalara izin verilmemesi nedeniyle, bazı konfederasyonlar kutlamalarını Anadolu şehirlerine taşıdı. Günümüzde ise 1 Mayıs, Türkiye'nin dört bir yanında farklı şekillerde kutlanmaya devam ediyor. İşçilerin haklarını savunma ve dayanışma ruhunu canlı tutmak adına yapılan bu kutlamalar, Türkiye'nin sosyal ve kültürel hayatında önemli bir yer tutuyor.

1 Mayıs Birlik ve Dayanışma Günü Kutlu Olsun!

1 Mayıs Emek Bayramı Anlam ve Önemine Dair

Daha insani haklara, verimli çalışmaya ve sağlıklı koşullara sahip olmak insan olmanın en temel özelliğidir. Uygarlık dediğin gerçekten uygar varlıklar olabilmek anlamına gelir. Yani tüm dünyanın kölelik sisteminden ayrışmış, her insanın din, dil, ırk, cinsiyet fark etmeksizin eşit ve adil haklara sahip olduğu, toplumsal gelişiminin tamamlandığı, daha iyi bir insan, konforlu bir yaşam, özgür bir hayat anlamına gelir. Tüm bunlar gerçekleştiğinde insanlık olarak gerçekten uygar bir toplum olabileceğiz. Tüm 1 Mayıs'ların buna vesile olması dileğiyle.

1 Mayıs Birlik ve Dayanışma Günü’müz Kutlu Olsun!