İnsanların samimi, içten ve hatta "sizden" biriymiş hissiyatını verdiği sevimli bir yer düşleyin. İşte burası Yunanistan’ın başkenti Atina. Şehirde yürürken tıpkı İstanbul sokaklarında geziniyormuş gibi hissetseniz de bir an için başınızı kaldırıp Akropolis’le göz göze gelmenizle birlikte yeniden Atina’da olduğunuzu anımsıyorsunuz. Filozofların kentini keşfetmek bir yana, eğlenceli tavernaları ve bizden çok da uzak olmayan lezzetli sofraları görebilmek için Atina’da olma fikri, hayalinizdeki her şeyi barındırıyor olabilir. Atina tatilini kaç gün planlamalı, Atina kaç günde gezilir diye karar veremiyor olacağınızı düşündük, biz de sizin için Atina seyahatinin olmazsa olmazlarını sıraladık ve en son kararı yine size bıraktık. İşte karşınızda Atina tatilinde mutlaka yapılması gereken 9 şey!
{facility:0}Antik dünyanın kalbinde yer alan Atina; zengin tarihi, eşsiz mitolojisi ve sıcakkanlı insanlarıyla ziyaretçilerini kendisine hayran bırakıyor. Yunanistan'ın başkenti, Akropolis'ten Plaka'nın dar sokaklarına, modern kafelerden geleneksel tavernalara kadar sayısız deneyim sunuyor. Atina'da yapılabilecek oldukça fazla şey var, şimdi bunların detaylarına bakalım.
Ulaşım ağı oldukça geniş bir şehir olmasına rağmen Atina’yı bir turist olarak ziyaret ettiğinizde havalimanından merkeze ulaşmak dışında pek de toplu taşıma kullanmadığınızı fark edeceksiniz. Her bir köşesini yürüyerek keşfetmek isteyeceğiniz şehirde Plaka ise en hareketli bölgelerden biri. Sıra sıra dizilmiş şirin dükkanlar, kafeler ve yemek yiyebileceğiniz restoranlar arasında yürürken artık ne yapmak istediğinize karar vermek tamamen size kalmış. İster alışveriş yapın, ister bir kafede soluklanıp kahvenizi yudumlayın, isterseniz eşsiz lezzetler servis edilen restoranların birinde kendinize güzel bir ziyafet çekin.
Bir tarih tutkunu olun ya da olmayın her iki türlü de Akropolis’in görkemli duruşuna kayıtsız kalamayacağınıza emin olabilirsiniz. Antik Yunan’da inandıkları tanrılar için inşa ettikleri tapınakların bulunduğu kutsal bir bölge olan Akropolis, elbette ki Atina seyahatinin olmazsa olmazlarından biri. Başkentin neredeyse her sokağı tepedeki Akropolis’i görebileceğiniz bir konumda iken bu tepeye çıkmadan dönmek olmaz. Atina’yı ziyaret eden herkesin yapılacaklar listesinde olmayı hak eden yer: Akropolis Müzesi. Akropolis Müzesi’nde kazı sırasında yeryüzüne çıkan görkemli mimariyi, göz kamaştıran sanatları ve taş işçiliğini bulacaksınız. Sergiyi isterseniz kendi başınıza keşfedebiliyor, isterseniz de arkeolog turuna katılabiliyorsunuz. Milattan önce 4000’den itibaren yaşam belirtisi gösteren bir mahallenin üzerine kurulan bu tarihle iç içe geçmiş müze, sizi Antik Yunan’da yaşıyormuşsunuz gibi hissettirecektir.
Burası Atina’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan minik bir bölge. Atina’da gezilecek yerler listenizde olması gereken şirin kafe ve restoranların bulunduğu, Yunan Adaları’nda geziyormuşsunuz gibi hissettirecek harika bir semt. Saksıda çiçeklerin renkli kapılı taş evleri süslemesi, dar sokakların hep birbirine çıkması ve büyük şehirde böylesine özünü korumayı başarmış olması Anafiotika’yı oldukça otantik kılıyor. Seyahatiniz sırasında Yunan havasını hissetmek istiyorsanız burayı es geçmeyin. Ayrıca Anafiotika’dan takip ettiğiniz yol boyunca ulaştığınız tepede ise şehrin muhteşem manzarasını izlemeniz mümkün.
Nasıl mı? Şehrin en turistik yerlerinden biri olan ve her daim kalabalık görebileceğiniz Monastiraki Meydanı’nda Flea Market’e uğrayarak tabi ki. Flea Market aslında Atina’nın bit pazarı. İçerisinde envaiçeşit hediyelik, el yapımı ürünler, kıyafetler ve daha aklınıza gelebilecek yüzlerce eşya bulabileceğiniz bir yer. Hem kendinizi hem de sevdiklerinizi mutlu edebileceğiniz pazardan dönerken ara sokaklarda yer alan salaş restoranlarda bölgenin en meşhur lezzeti Yunan şiş kebabı souvlakiyi ya da yoğurtlu kebabı denemeyi de ihmal etmeyin, yoksa çok pişman olursunuz.
Şehrin tam göbeğinde yer alan Parlamento Binası seyahatiniz sırasında birkaç kez karşınıza çıkacaktır. Buradan sonra asıl durağınız olan ve hemen Parlamento Binası'nın yanında yer alan Milli Park’a doğru yönelebilirsiniz. Park oldukça geniş bir alana sahip ve farklı aktiviteler yapılabiliyor. İsterseniz yanınıza atıştırmalıklarınızı alarak burada keyifli birkaç saat geçirebilir, kitap okuyabilir, yürüyüş yapabilir ya da içerisindeki hayvanat bahçesini ziyaret edebilirsiniz. Kısacası seyahatinizin huzur duraklarından biri olarak kalacak olan Milli Park her yönüyle ziyaret edilmeyi fazlasıyla hak ediyor.
Bu cadde için İstiklal Caddesi’nin oldukça benzeri diyebiliriz. Sıra sıra dizilmiş dükkanların yer aldığı cadde boyunca yürürken pek çok ünlü markanın mağazasına rastlamanız mümkün. Burada alışveriş yapmak, merak ettiğiniz mağazaları dolaşmak, yoldaki satıcılardan atıştırmalıklar almak ve uzun uzun yürüyüş yapmak ise yapabileceğiniz aktiviteler arasında.
Lycabettus Tepesi merkezden kolaylıkla ulaşabileceğiniz bir konumda diyebiliriz; ancak bunun için bir müddet yürümeyi göze almanız gerekiyor. Dağın eteklerine geldiğinizde teras bulunan en yüksek tepeye çıkmak için yürümeye devam edebilir ya da füniküler kullanmayı tercih edebilirsiniz. Sizi yukarıda bekleyen manzara ise tek kelimeyle muhteşem. Üstelik tüm şehri kuş bakışı izleme fırsatı bulacağınız tepenin aynı zamanda bir kafesi var. Burada oturup kahvenizi yudumlarken, masmavi denizi ve gün batımını uzun uzun seyre dalabilirsiniz.
Atina’da ne yenir ne içilir diye paniğe kapıldıysanız burası tam size göre! Kesinlikle Atina’daki en iyi kahvaltıcılardan biri olan Spiti Mas, biraz ara sokakta yer alsa da konakladığınız süre boyunca her gün gitmek isteyeceğiniz bir hizmet sunuyor. Burada deneyeceğiniz her bir lezzetin uzun bir müddet hafızanızdan silinmeyeceğine emin olarak, özellikle avokadolu gözlemesini ve pesto soslu mini pizza tabağını denemenizi şiddetle tavsiye ederiz.
Atina’ya kadar gelmişken biraz Yunan müziği dinlemeden dönmek olmaz. Tavernaların oldukça ünlü olduğu kentte özellikle akşamları sevdiklerinizle canlı müzik eşliğinde keyifli bir akşam geçirebilirsiniz. Ancak hemen belirtelim ki şehirde yer alan tüm tavernalarda canlı müzik olmuyor. Bunun için önceden bilgi almanızda hatta akşam için rezervasyon yaptırmanızda fayda var. En ünlü tavernaların Plaka bölgesindeki Mnisikleous Sokağı’nda toplandığı Atina’da, dilerseniz hediyelik eşya pazarının hemen arka sokağındaki restoranları da tercih edebilirsiniz.
Bu anlata anlata bitiremediğimiz, antik çağlardan esintilerle sizi tarih kitaplarında yaşıyormuşsunuz gibi hissettirecek Atina’ya ne zaman gidilir? Havaların ılıman olduğu İlkbahar ve Sonbahar ayları sizin için en ideali olacaktır diyebiliriz. Tarihe ilginiz varsa, Türk kültüründen çok uzaklaşmak istemiyorsanız ama aynı zamanda yepyeni bir yer keşfetmek istiyorsanız, Atina tam size göre.
Daha fazla Yunanistan alternatifi için, Yunanistan adaları turu sayfamıza bakabilirsiniz. Ayrıca yaz aylarında Yunanistan'a gidenler için Yunanistan plajları hakkındaki rehberimizi de öneriyoruz.