Doğayla İç İçe Kamp Yapabileceğiniz En Güzel Şile Köyleri

Sadece temiz havası, organik yumurtası ya da taş fırından yayılan ekmek kokusuyla değil, insanının samimiyetiyle de çağırır köyler! Kümeslerden gelen tavuk sesleri ve dallara konan kuşların şarkılarıyla korna seslerini unutur, ağaçların gölgesinde en ergonomik yatağın sunamadığı uykuyu uyursunuz. Dalından taze toplanmış her şeyin insan eliyle renklenip lezzetlenmiş tadına vurulur, ekmeksiz diyetlere inat dumanı tüten somunlarına yumulursunuz. Hangi kapıyı çalsanız, kime selam verseniz "gel bir çayımı iç" diyen içten insanlar bulursunuz köylerde.

Bu samimiyeti özlediyseniz ama çok uzakta sanıyorsanız aslında yanılıyorsunuz! Şile İstanbul’un dizinin dibi, sabah erkenden kalkıp gideyim dediğinizde araçla 1,5 saat mesafede. Ve Şile’nin öyle güzel köyleri var ki, bir hafta sonunuzu ayırdığınızda hem dinleniyor hem de tazeleniyorsunuz. Küçük bir belde olmasına rağmen Şile’ye bağlı köylerin sayısı neredeyse 70’i geçiyor. Hafta sonunuzu kamp yaparak, ormanların arasında yürüyerek veya kürek çekerek geçirmek isterseniz bu köylerin 70’ini olmasa bile birkaçını mutlaka görmelisiniz.

1- Hacıllı Köyü

Hacıllı Köyü’nün henüz pek kimse tarafından bilinmediğini söylersek aramızda kalır umarız! Köyün İstanbul’a mesafesi yaklaşık 100 km. Şile’den geçip Ağva yoluna girdiğinizde ve Tekeköy tabelalarını takip ettiğinizde Hacıllı’ya az kaldı diyebilirsiniz. Köyü önceden keşfetmiş olanlar genellikle kampçılar olup, çadırda güvenle uzanıp doğayı dinlemek için İstanbul’a yakın en güzel yerlerden biri olduğunu da onlar söylüyorlar. Yalnız WC, su, elektrik yok; telefonunuz da çoğu zaman çekmiyor. Hatta köy öylesine doğal kalmış ki çadırın yanına arada karacalar bile uğruyor. Sadece bir bakkal bulabileceğiniz köye giderken market alışverişi yapmanızda ve çöp poşetinizle gelmenizde de fayda var. Eğer kamp yapmak için geliyorsanız köyün girişinde de yazdığı gibi önce muhtarla görüşüp haber vermeniz gerekiyor. Ama köyün tek aktivitesi tabii ki kamp değil.

Köyün içinde mis gibi havayı soludukça oh be diyeceğiniz bir orman ve nehir kenarından yürüdüğünüzde sizi Hacıllı Şelalesi’ne götürecek bir parkur var. Yeşil cennet olarak bilinen Hacıllı Şelalesi ve civarı hem doğa yürüyüşü hem de piknik ve kamp yapmak için tercih edilen İstanbul rotalarından. Hacıllı Köyü’nde yer alan şelale ve çevresinde hiçbir işletme bulunmuyor. Burada yıldızların altında, tamamen doğayla ve serin tertemiz sularla iç içe bir kamp deneyimi yaşamanız mümkün. Eğer yaz aylarında giderseniz bolca terleyeceğiniz bu yürüyüş sonrası kendinizi şelalenin altındaki buz gibi gölete atabilirsiniz. Şelalenin biraz yukarısında bulunan (buraya tırmanırken halat gerekebilir) Gürlek Mağarası ise esrarlı keşifleri sevenler için ve yaklaşık 140 metre uzunluğunda. İçinde ne var konusunda tüyo bekliyorsanız baştan belirtelim ki bol bol yarasa var ve girip girmeme konusunda karar sizin! Ekstrem sporlardan hoşlanıyorsanız köyde güzel kaya tırmanış rotalarının olduğunu da belirtelim. Köyün en güzel mevsimi sonbahar ve tüm hafta sonu burada kalsanız bile doyamıyorsunuz. Toplu taşımayla gitmeyi umanlara kötü bir haber verelim, köye ulaşmak için özel araç tek alternatif. Dilerseniz Şile’ye kadar otobüsle gelip, sonrasındaki yolu taksiyle gidebilirsiniz.

2- Üvezli Köyü

Şile’nin çoğu köyünde olduğu gibi Üvezli Köyü’nün halkı da Ahıska Türklerinden oluşuyor. Osmanlı – Rus Savaşı’nda Artvin’den göç ettiği düşünülen halkın şivesinden de bunu anlıyorsunuz. Arkasını dağa yaslamış, önü ise bağ bahçe olan evlerde en çok da emekli olup şehirden göç etmiş insanlar yaşıyor. Şile’nin Dere Köyleri bölgesinde konumlanan bu köye gittiğinizde orman yollarında yürüyüş yapabilir, köy misafirhanesinde oturup közde demlenmiş bir çay içebilirsiniz. Köy halkı çok cana yakın ve misafirperver, kendi evlerine misafir gitmişsiniz gibi ağırlıyorlar. Köy meydanından ayrılan yollardan sağ taraftakini takip ettiğinizde ferah yeşil alanlara ulaşıyorsunuz. Arka fonu yemyeşil kerpiç evlerle donanmış köyde fotoğraf çekebileceğiniz çok köşe var. Hem köy sapağındaki yol üzerinde hem de köyün merkezinde, menüsünde çeşit çeşit gözleme olan birçok kahvaltıcı bulabilirsiniz.

Üvezli Köyü Şile köyleri arasında en rahat ulaşılanı. Köyün ilçeye mesafesi 25 km, Çekmeköy’le arası ise yaklaşık 30 km. Özel aracınızla veya 139 D, 139 A, 139 T, 139 numaralı belediye otobüsleriyle rahatça ulaşabiliyorsunuz.

3- Kabakoz Köyü

Akçakese Köyü’ne yakın bir konumda yer alan Kabakoz, bakir doğası, kumlu plajı ve dinginlik veren atmosferiyle yılın her mevsimi ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Şile’den ayrılıp Ağva’ya yönlendiğinizde 2 km sonra bir yol ayrımına geliyorsunuz. Bu yollardan biri sizi Ağva’ya, diğeri ise Kabakoz’a götürüyor. Sahil şeridinden giderek ulaşacağınız Kabakoz Köyü’nün Şile’ye toplam mesafesi ise yaklaşık 10 km. Geçmişi Bizans’a kadar dayanan ve o dönemlerden sonra uzun süre de Rum Köyü olarak kalan Kabakoz’a niçin gitmeliyim diyorsanız şahane kumsalının, derde deva kestane balının, romantik koylarının, ahşap evlerinin, eski çeşmesinin ve köy meydanındaki 700 yaşındaki ulu çınarının hatırına diye ısrarcı bir cevap verelim. Günümüzde köyde yaşayan kişi sayısı 500’ü bulmuyor. Bu nüfus yazın uzun kumsalına yüzmek için gelenler, günübirlik piknikçiler ve hafta sonu geçirenler de eklenince artıkça artıyor. Köyün plajını en çok da ağustos bitip eylül başlarken tavsiye ediyoruz ki, bu dönemlerde deniz göl gibi sakinleşiyor. Denizi çoğu zaman dalgalı olan köyde bir de balık tutabileceğiniz bir dere mevcut. Onun dışında sahilde bir de tesis bulunuyor. Bu tesiste kamp yapabilirsiniz. Ayrıca sahildeki boş alanlarda da kamp yapılabiliyor, tercih sizin.

Masmavi bir kıyı şeridiyle yemyeşil bir orman arasına kurulu köyde konaklamak isterseniz çadırınızla kamp yapabilir veya ahşap pansiyonlarından birinde kalabilirsiniz. Otobüsle gidecekseniz 139 A numaralı otobüsü kullanabilirsiniz.

4- Akçakese Köyü

Daha çok denizi ve plajıyla bilinen, Şile’nin en güzel köylerinden olan Akçakese, doğada olmayı sevenler için vazgeçilmez bir yer. Şimdilerde yaz aylarında dolup taşan Akçakese kışın ise küçük bir kovboy ve Kızılderili kasabasını andıran bungalov ağaç evleri konaklamasıyla en güzel deniz sayfiyelerinden birine dönüşüveriyor. Bu tesiste kalmasanız bile restoranında yemek yiyebiliyor, ata binebiliyorsunuz. Köyün akça pakça isminin Bizans döneminde yapılmış olan beyaz bir kiliseden geldiği sanılıyor. Ama o kilise hikayesi gibi günümüze kadar gelememiş. Köye çadırınızı kapıp ya da karavanınıza binip gidebiliyorsunuz. Sahilde oturup güneşin batışını seyredebiliyor ve köyün içindeki 19. yüzyıldan kalma ahşap evler arasında yürüyüp fotoğraf çekebiliyorsunuz. Tabii yazın gelirseniz İstanbul’a yakın böyle güzel bir plajla karşılaştığınız için biraz şaşıracak ve mutlaka ıslanmak isteyeceksiniz. Bu arada buranın denizinin Şile’ye göre daha sığ ve az dalgalı olduğunu da söylemeden geçmeyelim. 1 km uzunluğundaki plajın yanında muhteşem birkaç koya da rastlayacaksınız. Yaklaşık 1 km’lik plajı ve yemyeşil doğasıyla kampseverler tarafından da tercih edilen köyde sakin bir gün geçirebilirsiniz. Sahilde bir tesis var, dilerseniz burada kamp yapabilirsiniz. Ayıca sahilde herhangi bir yerde ücretsiz olarak kamp yapmak da mümkün

Şile – Ağva yol istikametindeki köyün İstanbul’a uzaklığı 60 km. Şile’deyseniz Akçakese Köyü’ne 17 km uzaklıktasınız demektir. Ağaçların üzerine eğildiği şirin bir yol seyrinden sonra direkt sahili gördüğünüz köye ulaşıyorsunuz. Özel aracınız yoksa Üsküdar’dan kalkan 139 A numaralı İETT otobüsüyle de gelebiliyorsunuz.

5- Ağva

Ağva Şile’nin en meşhur kasabalarından biri, hatta meşhurluk konusunda Şile ile yarışıyor. Adı ise Yeşilçay ve Göksu dereleri arasındaki konumundan dolayı Latince’de ‘iki nehir arasında kalmış yer’ anlamını taşıyor. Hafta sonunda bir şehir kaçkını olup Ağva’ya geldiğinizde yapacağınız bir sürü aktivite var ki bazen iki gün bile az gelebiliyor. Yazın denizinin dalgasını saymazsak Ege gibi cezbedici olan plajları, birbirinden güzel koyları, nehir kıyısındaki şık pansiyonları ve nehri turlayabileceğiniz bisiklet, sal, tekne sefalarıyla dünyadan uzak deryaya yakın bir cennet Ağva. Hamakta uzanıp gözlerinizi kapattığınızda misafir gelen o tatlı uyku, buranın atmosferinin şehirden çok farklı olduğunun bir kanıtı gibi.

Kasaba çevresindeki köylerden farklı olarak birçok konaklama alternatifiyle dolu ve kahvaltı – yemek seçenekleri de oldukça fazla. Ağva’nın en popüler koylarından olan Kilimli, kamp yapmayı ve doğada vakit geçirmeyi sevenler için ideal noktalardan. Trekking, fotoğrafçılık, yüzme ve doğa sporları gibi pek çok aktivitenin yapıldığı koyda siz de harika bir gün geçirebilirsiniz. Ormanlık bir arazide, masmavi denize karşı kamp yapmak, güneşi doğada batırmak size çok iyi gelecek. Koyda bir adet işletme var ama sahilin arka taraflarında ücretsiz olarak da kamp yapabilirsiniz. Bir oltanız varsa balık avlayabilir, Aşıklar Yolu’nda romantik bir yürüyüş yapabilir, ATV turlarına katılabilirsiniz. Ağva’ya otobüsle gelecekseniz Üsküdar’dan 139 A numaralı İETT hattını kullanmanız gerekiyor.

6- Şuayipli Köyü

İstanbul’dan yola çıktığınızda Ağva’ya 2 km kala karşılaşacağınız tabela Şuayipli Köyü’nün girişini gösteriyor. Minicik bir köy olsa da doğasının renkleri, manzarasının güzelliği ve hala yaban hayatı olacak kadar doğal kalması bu köye uğramak için yeterli neden. Ama asıl cezbedici yönü Ağva ile köy arasındaki 3 km’lik sahili ki, burada denize girmek İstanbul’un tüm stresini yıkayıp arındırıyor. Hem plaj hem de denizin içi kum ve denizi de öyle birden derinleşmiyor. Bu kum plajdan Ağva’ya kadar yürüyebiliyorsunuz. Konaklamak için daha çok yakın konumdaki Ağva tercih edilse de Şuayipli’deki çadır alanlarını ve bungalovları da tercih edebilirsiniz. Özel araçla gelmeyecekseniz Ağva’ya giden İETT otobüsleriyle köye ulaşmanız mümkün.

7- Ovacık Köyü

Şile köyleri içinde Ovacık Köyü’nün farklı bir misyonu var. Çünkü bu köy Ovacık Köyü Kadın Tohum Derneği projesinin hayata geçirildiği ve profesyonel tarımın öneminin vurgulandığı bir köy. Şile’ye 10 km mesafedeki köyde eski köy okulunun restore edilip derneğe tahsis edilmesiyle bir deneyim atölyesi oluşturulmuş. Ata tohumlarını üretmek, muhafaza etmek ve çiftçiyle paylaşmak için kurulan atölyenin en sadık çalışanları da kadınlar. İnsanın ihtiyacı olabilecek her şeyi toprağın zorlamadan da gönüllü verdiğinin göstergesi bu proje köye ayrı bir değer katıyor.

Derneği ziyaret ettiğinizde tarım hakkında daha da bilinçleniyor ve birkaç gün de olsa süt sağarak, mayalı ekmek yaparak, mantar toplayarak, dalından meyve sebze kopartarak doğa işçisi olma deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Köy ayrıca kuş gözlemciliği yapmak, doğada yürümek, bisiklete binmek için güzel bir parkur ve bu parkurlar komşu köylerin yollarıyla birleşiyor. Aracınız yoksa 139 A numaralı İETT hattı sizi bu köye de ulaştırıyor.

Kamp Yapabileceğiniz Diğer Şile Köyleri

Neredeyse M.Ö. 7. yüzyıldan bu yana var olan ve her birinden ayrı bir keyif alacağınız Şile köyleri elbette ki bu kadarla sınırlı değil. Ömerli Barajı kıyısında yer alan Esenceli Köyü, henüz çok az kişi tarafından bilinen, İstanbul’un en güzel köylerinden. Tertemiz havası ve el değmemiş doğasıyla doğa dostu bir kamp deneyimi sunan köyde ağaçlar altında keyif dolu bir gün geçirebilirsiniz. Mis gibi köy havasında çadır kurmak ve huzurun tadını çıkarmak gibisi yok.

Erenler Köyü sınırları içinde yer alan Darlık Barajı, kamp yapmayı seven herkesi kucaklıyor. Toprak yollardan gidilerek ulaşılan ve doğayla baş başa bir kaçamak sunan baraj ve çevresinde yürüyüş ve piknik yapabilirsiniz. Hiçbir tesisin bulunmadığı barajda gökyüzüyle arkadaş olabilir, çadırınızla sakin bir konaklama deneyimi yaşayabilirsiniz.

Asırlık Pelit ağaçlarıyla ünlü Ulupelit Köyü, tarihi evleriyle görsel bir şölen sunan Gökmaslı köyü, Bizanslıların kurduğu Karacaköy, tarihi vaftiz yeriyle tanınan Yeniköy, yine asırlık kalesiyle aynı ismi taşıyan ve şakayık çiçekleriyle tanınan Sarıkavak Köyü, Heciz Kalesi’nin yemyeşil bir manzaraya açıldığı Yeşilvadi Köyü bu köylerden sadece birkaçı. Yeter ki sağlık olsun, siz yola düşmeye görün daha ne güzellikler göreceksiniz! Şimdiden iyi keşifler dileriz.

İstanbul’dan çok uzaklaşmadan, temiz havada bol yeşilli bir hafta sonu geçirmek Şile’de mümkün. Ayrıca kampçılıkta henüz çok yeniyseniz Yeni Başlayanlar İçin Kamp İpuçları içeriğimize göz atabilir, bunun yanı sıra kamp için gerekli olan ekipmanları derlediğimiz Kamp Malzemeleri Listesi adlı yazımıza da göz atmanızı tavsiye ederiz.