Buraya Hem Sağlık Hem Huzur İçin Geliyorlar: Yeşilyurt Köyü’ne Yolculuk

Kaz Dağları’nın ferahlatıcı esintisi, zeytin ağaçlarının fısıltısı ve taş evlerin nostaljik havası… Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Yeşilyurt Köyü, kendine has atmosferiyle hem bedeninizi hem de ruhunuzu dinlendirecek bir saklı cennet. Özellikle astım ve kalp rahatsızlığı olanlar için adeta doğal bir terapi merkezi olan bu köy, tertemiz havası ve sakinliğiyle şehir hayatından kaçış noktası. Zengin tarihi dokusu ve masalsı manzarasıyla Yeşilyurt, ziyaretçilerini her mevsim büyüleyen bir durak. Gelin, bu güzel köyün keşfedilmeyi bekleyen detaylarına birlikte göz atalım.

Kaz Dağları’nın Şifalı Havası

Yeşilyurt Köyü’nün tam kalbine yerleşmiş o tertemiz hava, adeta doğanın bir armağanı gibi… Kaz Dağları’nın bol oksijenli esintisi, sadece ciğerlerinizi değil, ruhunuzu da dolduruyor. Yeşilyurt Köyü dünyanın oksijen bakımından en zengin ikinci bölgesidir. Özellikle astım ve kalp rahatsızlıkları gibi sağlık sorunları olanlar için burası adeta doğal bir tedavi merkezi. Dünyanın en zengin oksijen oranına sahip bölgelerinden biri olan Kaz Dağları, hem bedeninizi dinlendiriyor hem de zihninizi berraklaştırıyor.  Ayrıca Yeşilyurt Köyü'nün şifalı otları da oldukça fazladır.

Sabah uyandığınızda pencereden içeri dolan mis gibi havayla enerji topluyor, gün boyu zeytin ve çam ağaçlarının arasında huzurla dolaşıyorsunuz. Her nefes aldığınızda hissettiğiniz bu tazelik, büyük şehirlerin stresinden uzakta olduğunuzu bir kez daha hatırlatıyor.  Havasının şifalı olması kadar, sessizliği ve doğanın sakin ritmi de insanın içini dinginleştiriyor. Kulağınıza yalnızca kuş cıvıltıları ve yaprak hışırtıları gelirken, her anın tadını çıkarıyorsunuz. Yeşilyurt, Kaz Dağları’nın yeşil eteğinde, sağlıklı bir nefes almak isteyenler için en güzel kaçış noktası.  Bu köyde, sadece nefes almanın bile ne kadar değerli olduğunu yeniden hatırlayacaksınız. 

Tarihi ve Doğal Güzelliklerin İzinde

Yeşilyurt Köyü, zamanın derinliklerinden bugüne uzanan hikâyesiyle adeta bir açık hava müzesi gibi. Köyün temelleri, 500 yıl kadar önce Oğuzlar’ın Çetmi boyundan gelen öncü beyler tarafından atılmış. O dönemde “Büyük Çetmi” adıyla anılan bu yerleşim, yaklaşık otuz yıl önce Yeşilyurt adını alarak bugünkü kimliğine kavuşmuş.

Tarihi taş sokaklarında dolaşırken, köyün geçmişine dokunmak mümkün. Bir dönem Rumlar ve Türklerin barış içinde birlikte yaşadığı bu köy, o yılların kültürel zenginliğini hala taş duvarlarında, camilerinde ve eski Rum evlerinde saklıyor. Ortak yaşamın izleri, geleneklerde ve mimaride kendini hissettiriyor.Şimdilerde köyde yaklaşık 200 kişi yaşıyor. Köyün bugünkü sakinleri, kökenleri Yörük olan ailelerden oluşuyor. Göçebe yaşamlarını geride bırakmış olsalar da, geçimlerini doğayla iç içe sürdürmeye devam ediyorlar. Yeşilyurt, zeytin ağaçlarının gölgesinde zeytincilikle özdeşleşmiş bir yer. Mis kokulu zeytin bahçeleri, köyün bereketini ve huzurunu yansıtan en güzel manzaralardan biri.

Yeşilyurt Köyü'nde Bunları Yemeden Dönmeyin!

Yeşilyurt Köyü, sadece doğası ve tarihiyle değil, aynı zamanda lezzet duraklarıyla da unutulmaz bir deneyim sunuyor. Zeytin ve zeytinyağının başrolde olduğu köy mutfağı, hem yöresel hem de doğal tatlar arayanlar için bir cennet. Salatalar, köyün meşhur zeytinyağıyla hazırlanıyor ve her öğüne özel bir tat katıyor.

Kahvaltı sofraları ise başlı başına bir şölen. Taze köy ekmeği, mis kokulu tereyağı, köy yumurtası ve koyun-keçi sütünden yapılmış nefis peynirler sabahınızı daha keyifli hale getiriyor. Bu doğal ürünler, modern yaşamda nadiren rastlanan bir lüks gibi geliyor.

Yeşilyurt’ta denemeniz gereken yöresel lezzetler arasında “Manlama” dikkat çekiyor. Mantı ve gözleme karışımı bir yapıya sahip olan bu yemek, hem doyurucu hem de oldukça lezzetli. Tatlı severler içinse “Çetmi Tatlısı” vazgeçilmez bir seçenek. Sigara böreğini andıran bu tatlı, köy meydanındaki tüm kafe ve restoranların menüsünde yer alıyor. Yanında sunulan karadut suyu da tatlı keyfinize eşlik edecek harika bir içecek.

Yeşilyurt’un bir diğer özel lezzeti ise otlu dondurmalar. Lavanta, kekik, fesleğen gibi aromalarla hazırlanan bu dondurmalar, her yerde bulunmayan özgün tatlar arasında. Yaz aylarında ferahlamak için mutlaka denemeniz gereken bir alternatif. Eğer deniz kenarına inerseniz, taptaze deniz ürünleri de sizi bekliyor. Balıklar, köyün lezzet anlayışıyla buluşuyor ve unutulmaz bir yemek deneyimi sunuyor. Yeşilyurt’ta her öğün, doğanın ve yerel kültürün bir yansıması olarak sofranıza geliyor.

Keşfetmeden Dönmeyin: Çevredeki Doğal ve Tarihi Zenginlikler

Yeşilyurt Köyü ve çevresi, doğa severler ve huzurlu bir tatil arayanlar için birbirinden etkileyici rotalar sunuyor. Efsanevi Kazdağları’nın eteklerinde yer alan bu tarihi köy, doğal güzelliklerin yanı sıra kültürel dokusuyla da ziyaretçilerini büyülüyor. Köyün içinde, geçmişin izlerini taşıyan, mimarisiyle dikkat çeken tarihi bir cami yer alıyor. Eski bir Rum kilisesinden dönüştürülen bu yapıyı görmek ve hikayesini öğrenmek oldukça ilgi çekici bir deneyim olabilir. Yeşilyurt’ta geçirdiğiniz zamanı daha da zenginleştirmek için çevrede yapacağınız kısa geziler iyi bir seçenek. Zeus Altarı, köye sadece birkaç kilometre uzaklıkta. Yaklaşık 3 kilometrelik bir patika yol, sizi bu mitolojik alanın yer aldığı tepeye götürecek. Tepeye ulaştığınızda Edremit Körfezi’nin nefes kesen manzarası sizi karşılayacak.

Yeşilyurt’a komşu olan Adatepe Köyü de keşfetmeye değer bir diğer durak. Taş evleriyle ünlü olan bu köy, son yıllarda büyük şehirlerden gelenlerin gözdesi haline gelmiş. Adatepe’de düzenlenen kültürel etkinlikler de oldukça dikkat çekici. Taşmektep adı verilen projeyle köyün eski taş ilkokulunda yaz aylarında konferanslar ve atölye çalışmaları yapılıyor. Belki bu etkinliklerden birine katılma şansı yakalayabilirsiniz.

Doğa yürüyüşleri için Mıhlı Çay ve çevresi oldukça ideal. Kazdağları’ndan denize ulaşan bu çay boyunca, eski bir değirmen, tarihi bir Rum köprüsü ve büyüleyici göletlerle karşılaşacaksınız. Ayrıca, Sütüven ve Hasanboğuldu gibi ünlü şelaleler, yürüyüşünüze unutulmaz bir güzellik katacak. Yanınıza bir fotoğraf makinesi almayı unutmayın; bu bölge, harika kareler yakalamanız için size bolca fırsat sunacak.

Daha geniş bir keşif için Assos, Behramkale ve Truva gibi tarihi yerler de Yeşilyurt’a oldukça yakın. Yaklaşık 30 kilometrelik bir yolculukla, Truva Atı’nın efsanelerine ulaşabilir ve bu etkileyici bölgenin büyüsünü yaşayabilirsiniz.

Yeşilyurt Köyü'nde Konaklama

Yeşilyurt Köyü, konaklama seçenekleriyle de ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Köydeki taş evlerden dönüştürülmüş butik oteller ve pansiyonlar, hem otantik atmosferi hem de modern konforu bir araya getiriyor.Konaklama yerleri, doğayla uyum içinde tasarlanmış bahçeleri, huzurlu ortamları ve samimi hizmet anlayışlarıyla dikkat çekiyor. Köyün sakinliği içinde, Kazdağları'nın temiz havasında uyanmak ve yerel lezzetlerle donatılmış kahvaltılarla güne başlamak burada tatilinize ayrı bir keyif katıyor. Nadas Kazdağları, Harmel Konak Yeşilyurt'ta önerebileceğimiz bazı oteller. Detaylı bilgilere Yeşilyurt Otelleri sayfamızdan ulaşabilirsiniz.