Türkiye’nin en kalabalık ama aynı zamanda da en güzel şehirlerinden biri olan İstanbul, iki kıtaya yayılan coğrafi konumu, dünyaca ünlü İstanbul Boğazı ve tarihi dokusuyla yerli ve yabancı turistlerin en çok merak ettiği şehirler arasında bulunuyor. Tarihi Yarımada’nın yıllara meydan okuyan yapıları, Boğaz’da nazlı nazlı süzülen yalılar, sahil şeridinde yapılan sakin yürüyüşler ve tarihi köşkler ve daha pek çok şey İstanbul’u eşsiz kılıyor.
{ad:0}İstanbul’un popüler semtleri ise keşfetmek için saatlerce yürümeyi ya da kalabalıklara karışarak yorulmayı göze aldırtacak kadar güzel. Bu semtlerden biri de kuşkusuz Üsküdar. Anadolu Yakası’nın en renkli ve kültürel semtlerinden olan Üsküdar’da tarihin tozlu sayfalarına karışmaya, modernle geçmişin izlerini aramaya hazır olun.
Üsküdar’ın simgesi olan ve Salacak Sahili’nde Marmara Denizi’ni selamlayan Kız Kulesi, 2500 yıllık geçmişiyle Antik Çağ’dan günümüze kadar ulaşan eserlerden biri olma özelliğini taşıyor. Efsanelere konu olan ve İstanbul denilince ilk akla gelen yapılardan olan Kız Kulesi’ne, hemen karşısındaki iskeleden kalkan botlarla ulaşabilir, restoran ya da kafe bölümünde bir şeyler yiyip içebilirsiniz. Ancak kulenin en güzel yanı tepesine çıktığınızda sizi karşılayan muhteşem Boğaz manzarası, aklınızda olsun.
Kız Kulesi sonrası Salacak Sahili’nden Üsküdar Sahili boyunca Boğaz manzaralı bir yürüyüş yapabilirsiniz. Sahil boyunca yürürken karşınıza ilk olarak bir Mimar Sinan eseri olan Şemsi Paşa Camii çıkıyor. Deniz kenarında yer alan bu tarihi eseri ziyaret edebilirsiniz. Sahil boyunca yürümeye devam edince III. Ahmet Çeşmesi’ni göreceksiniz. 1700’lü yıllarda inşa edilen ve Üsküdar meydanını kaplayan bu çeşme, adeta yıllara meydan okuyor.
Mimar Sinan’ın Kanunui Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan’a olan aşkını ilan etmek için yaptığı rivayet edilen bu camii, Mimar Sinan’ın en güzel eserlerinden biri olarak kabul ediliyor. Ayrıca, Nisan ve Mayıs aylarında Bayezid yangın kulesinden veya o bölgedeki yüksek bir noktadan bu yapıya doğru bakıldığında, gün doğumunda iki minaresi arasından güneşin doğuşu ve akşam gün batımında ise ayın doğuşunun izlenebileceği söyleniyor.
Üsküdar meydandan ve iskeleden geçip, büfelerden yayılan yemek kokuları ve vapurdan inen, vapura binen kalabalık eşliğinde sahil boyu yürümeye devam ederseniz, sağ tarafta İstanbul Devlet Tiyatrosu Üsküdar Tekel Sahnesi’ni göreceksiniz. Taş binasıyla oldukça dikkat çeken bu binanın hemen yanında da günümüzde harabe olarak varlığını sürdürmeye çalışan Bizans Sarnıcı yer alıyor. Eğer o gün burada bir temsil varsa mutlaka bu sahnede bir oyun izlemenizi tavsiye ederiz. Binanın tarihi atmosferi sizi sarıp sarmalayacak, bundan emin olabilirsiniz.
Tekel Sahnesi’nden biraz ilerleyince Fethi Paşa Sosyal Tesisleri tabelasını göreceksiniz. Birkaç dakikalık bir tırmanış sonrası ulaşacağınız yemyeşil koru ve sunduğu nefis Boğaz manzarası keyfinizi yerine getirmeye yetiyor. Özellikle lale ve erguvan mevsiminde rengarenk bir doğal güzelliğe bürünen koruda, yürüyüş yapabilir ya da buradaki mekanlarda sevdiklerinizle sohbet ederek yemek yiyebilirsiniz.
Üsküdar’ın en güzel semtlerinden olan ve tarihi evleri, hala sürdürülen mahalle kültürü ve birbirinden lezzetli yemekler yapan mekanlarıyla Kuzguncuk, kesinlikle Üsküdar’a gidince uğramanız gereken yerlerden biri. Tarihi konakta yer alan Nail Kitabevi, mahalle sakinleri tarafından sebze yetiştirilen Kuzguncuk Bostanı, birbirinden güzel cumbalı konakları, Arnavut kaldırımlı dar sokakları ve Ekmek Teknesi dizisinin çekildiği fırın ve kahvehane ile Kuzguncuk, her göreni etkilemeyi başarıyor. Keşif Rehberi’mizde bulunan Kuzguncuk Semt Rehberi’ni okuyarak, Kuzguncuk gezinizi daha da detaylandırabilirsiniz.
Üsküdar'a bağlı Altunizade mahallesi, hem eski İstanbul hem de Üsküdar'ın en nezik semtlerinden biridir. Üsküdar-Kısıklı yolu üzerinde olan semt, Koşuyolu'na da oldukça yakındır. Altunizade'nin üzerine kurulduğu alan, aslında 19. yüzyıla kadar İstanbul'un doğal yaşam alanlarından biriydi. O nedenle o günlerden kalma bir etki olarak bölge son derece ağaçlık olup doğal yaşam alanlarına sahiptir. Günümüzde doğal yaşam alanları özelliklerinin yanı sıra bölgede alışveriş merkezi, iş merkezleri de bulunmaktadır. Ayrıca Üsküdar-Çekmeköy metro hattı sayesinde Altunizade'ye kolayca ulaşılabilmektedir.
Üsküdar'ın en kuzeyinde yer alan Kandilli, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne (Boğaziçi) kıyısı bulunan bir semttir. Anadolu Hisarı ile Vaniköy arasında bulunan Kandilli'de sahil boyu uzanan yalılar eski İstanbul'un havasını anımsatır. Ayrıca semtin iç tarafındaki restora edilen ahşap yapılar da eski İstanbul mimarisini hissettirmesi bakımından değerlidir.
Boğaz’ın naif sarayı Beylerbeyi Sarayı, mimarisi ve sunduğu manzarasıyla İstanbul’da ziyaret edilmesi gereken tarihi mekanlar arasında yer alıyor. Yeşil ve mavinin buluştuğu huzur veren bahçeleri ve burada yer alan köşkleri ile saray, eskiden Osmanlı pardişahlarının sayfiye mekanı olarak kullanılıyormuş. Sarayı gezerken geçmişin izlerini takip edecek ve zaman kavramını unutacaksınız. Sarayı gezdikten sonra dilerseniz burada yer alan kafede kahvaltı yapabilir, Boğaz’a karşı tarihle iç içe bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Marmara, Haliç, Adalar ve Beyoğlu’nu aynı anda görebileceğiniz, İstanbul’un en yüksek noktalarından olan Çamlıca Tepesi, özellikle gün batımında ziyaretçilerine büyülü anlar yaşatıyor. Üsküdar gezisini Çamlıca Tepesi’ndeki muhteşem manzarayı izleyerek tamamlamak adettir. Buraya Üsküdar meydandan kalkan otobüslerle ya da özel aracınızla rahatça ulaşabilirsiniz. Gün batımını bu tepede karşılamak, akabinde de çay içerek günün yorgunluğunu atmak sizi İstanbul’a tekrar aşık edecek.
Boğaz ve yeşilin, tarihle kültürün bir arada olduğu, her bir köşesinde sizi şaşırtacak bir eserin yer aldığı Üsküdar, İstanbul’un en çok ziyaret edilen ve en çok sevilen ilçerinden biri olmaya devam ediyor. Her damak zevkine uygun mekanlarıyla da ön planda olan Üsküdar’da sizi keyif ve keşif dolu bir gün bekliyor.
Nakkaştepe Millet Bahçesi içeriğimizi de okuyabilirsiniz.
{search:uskudar-otelleri,Üsküdar Otelleri}