Güzelliği ile büyüleyen yeşillikler içindeki Burgazada, İstanbul Adaları'nın büyüklük bakımından üçüncüsüdür. Adanın merkezinden tepelere doğru yürürken kalemle çizilmiş gibi kusursuz bir manzara eşlik eder size. Yol boyu eşsiz manzaradan başka bir şey düşünemez olursunuz. Şehirdeki insan kalabalığının yerini, adadaki çeşit çeşit ağaçlar alır siz yürürken ve ağaç gölgeleri takip eder sizi.
{facility:0}Nefes kesen güzellikteki Burgazada sokakları her an bir sürprizle şaşırtır sizi. Yüzyıllara tanıklık yapmış bir yapı, harika bir köşk, uzaktan gelen faytonun sesi, çam ağaçlarının kokusu, bahçesi çiçeklerle bezenmiş şirin evler, kapı önlerinde birbirlerine örgü tarifi veren adalı teyzeler, miskin sokak kedileri, akşamüzeri evlerden gelen mis gibi yemek kokuları ve dost sohbetine eşlik eden şen kahkahalar farklı dünyalara götürür sizi ada sokaklarında yürüyüş yaparken. Aklınıza takılan, sizi üzen ne varsa rüzgarla birlikte uçup gider ve adanın huzur kokan havası ele geçirir sizi, teslim olursunuz koşulsuzca.
Küçüklüğünden beklenmeyecek güzellikte bir adadır Burgazada. Sürprizlidir, büyülüdür, şaşırtır her an sunduğu güzelliklerle sizi. Torpilldir Tabiat Ana'dan sanki. Adanın birçok kısmı yalnızca doğaya aittir ve her tarafında denize girmek mümkündür. Şehre bu kadar yakın olup, şehrin karmaşasından çok uzak hissettiren eşsiz bir adadır Burgaz. Her mevsim masalsı bir yanı vardır bu küçük, doğa harikası adanın. Yazları nefes aldırır, hayat verir, kışları ise özellikle kar yağdığı zamanlarda, kartpostal gibi görünümüyle kışkırtır, heyecan verir.
Burgazada'ya gidip, faytonla Kalpazankaya'ya çıkmadan ada gezinizi tamamlamayın. Biraz kıvrımlı ve dik bir yoldan çıkılıyor ama manzaranın büyüsüne kapılacağınız için yol çok dikkatinizi çekmeyecek. Çam ağaçlarıyla kaplanmış yoldan adanın kıvrımlarını dolaşırken içiniz kıpır kıpır olacak. Tüm sıkıntılarınızı denize, ağaçlara bırakıp, hafifleyeceksiniz.