{ad:0} Akdeniz Bölgesi’nde olmasına rağmen karasal iklimin etkilerinin de hissedildiği şehirde yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise sert geçiyor. Göller bölgesi olan coğrafyası bahar aylarında daha bir cıvıltılı daha bir renkli. Lavanta tarlalarının en mor halini görmek için geliyorsanız temmuz ayındaki hasat zamanına yetişmelisiniz. Torosların kol kanat gerdiği şehrin kar sezonu ise aralık ve nisan ayları arası. Yani Isparta dört mevsimlik bir şehir ve her sezon kendini güncelliyor. {search:isparta-otelleri,Isparta Otelleri} Isparta’ya Nasıl Gidilir?
Isparta’ya hava yolu ve kara yoluyla ulaşabilirsiniz. Eğer hava yolunu tercih edecekseniz şehirdeki Süleyman Demirel Havaalanı’na İstanbul’dan 1 saat 20 dakika süren direkt uçuşlar var. Başka bir şehirden gelecekseniz İstanbul’dan aktarmalı uçabilirsiniz. Havaalanı ile şehir merkezi arasındaki mesafe ise 35 km.
Kara yoluyla gelecekseniz otobüs firmaları her ilden sefer düzenliyor. Şehir lavanta hasadında turist akınına uğradığı için biletinizi çok önceden almanızda fayda var. Özel aracınızla yola çıkacaksanız Isparta’nın İstanbul’a mesafesi 6, İzmir ve Ankara’ya 5.5, Antalya’ya mesafesi ise 2 saat. Isparta'da Nerede Kalınır?
Isparta'da konaklama açısından çeşitli seçenekler var. Şehrin merkezindeki kent otellerinden tutun da Kuyucak'taki köy evlerine kadar oldukça geniş bir yelpazede olan bu otellerden sizin için seçtiklerimiz ise şöyle;
Isparta’nın merkezine 50 km mesafedeki bu küçücük köy aslında başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere çeşitli kuruluşların destek verdiği bir lavanta tarım projesi. Torosların eteğinde Keçiborlu ilçesine bağlı köyde 3000 hektar alan lavanta bahçeleriyle dolu. Küçük bir festival havası estiren hasat zamanında köy turlarla ve münferit gezginlerle dolup taşıyor. Doğal filtreli harika fotoğraflar çekmek ve doğanın içinde bambaşka bir moda girmek için Isparta rotanıza alın diyeceğimiz bu köy bizce memleketin en güzel kokan köyü ama koku böylesine güzel olunca arılar da rahat dolaşmanıza izin vermiyor.
Köylülerin yegane geçim kaynağı olan lavantaları mor görebileceğiniz zaman dilimi çok kısa. Haziranın sonlarına doğru çiçeklenmeye başlayan lavantaların hasadı temmuzun ikinci haftasına denk geliyor. Diğer zamanlarda gelirseniz hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Kuyucak hakkında daha detaylı bilgi için ise sizleri şuraya alalım. Eğirdir Gölü - Eğirdir
Ülkemizin en büyük dördüncü gölü olan Eğirdir Gölü dağlar arasında ve yeşillikler içinde rengarenk bir göl. Yeşilden maviye renk değişimleri olduğu için "yedi renkli göl" olarak da anılıyor. Doğal içme suyu kaynaklarına sahip göl aynı zamanda yaklaşık 220 kuş türünün de yuvası. Hem biyolojik çeşitliliği hem çevresindeki toprakların verimi bir yana, gölü bir gezgin için en özel kılan da doğasının muhteşem olması. Gölün içinde Can Ada ve Yeşil Ada adında iki ada bulunuyor. İncecik bir yol hattıyla ana karaya bağlanan Yeşil Ada, pedal çevirmeyi ve manzaraya nazır balık yemeyi sevenler için popüler bir adres.
Ispartalıların deniz gibi gördüğü gölde yüzebilir, etrafında çadırınızı kurup kamp yapabilir, tekneyle gezebilir ve Babakeyf ve Akpınar seyir teraslarında sıcak bir çay eşliğinde gözleme yiyebilirsiniz. Göl şehir merkezine araçla 25 dakika uzaklıkta ve her mevsim güzel. Yazılı Kanyon - Sütçüler
Sütçüler ilçesine bağlı Çandır Köyü’ndeki kanyon doğal bir oluşum. Üstelik öyle meşakkatli bir kanyon da değil, herkes rahatlıkla yürüyebiliyor. Yazılı Kanyon’da ağaçlar arasında yürürken size Göksu Nehri eşlik ediyor. Yollar arada köprülerle kesiliyor, zakkum ağaçları dallarını önünüze seriyor ve yolun henüz başlangıcında kanyona adını veren yazılı kaya sizi bekliyor. Kanyonun tabiat parkı olması ve tarihi Kral Yolu'nun buradan geçmesi bir yana, M.S. 1. yüzyılda Epikirus adlı bir Yunan filozofun dizelerinin oyulduğu kayasıyla anılması da bu yüzden. Bu dizeler hür insan diye başlıyor ve özgürlüğü anlatıyor. Şiirin bir kısmı yol yapımıyla tahrip edilse de 2000 yıl öncesinden biriyle tanışmış gibi heyecan veriyor. Hürlüğün verdiği coşkuyla yola devam ettiğinizde küçük bir cennet dedirten mavi havuzlar ve yemyeşil çimenler çıkıyor karşınıza. Artık yüzmek mi istersiniz yoksa çimenlere uzanmak mı, o da sizin kararınız.
Isparta merkez ile Yazılı Kanyon arası 69 km. Bu arada kanyona yaya girişi 7 TL araçla giriyorsanız 21 TL ödüyorsunuz. Bahar ayları gezmek için çok uygun. Aziz Paul Yürüyüş Yolu - Sütçüler
Isparta’da rotanızı Yazılı Kaya’ya çevirdiğinizde St. Paul Yolu’nda da yürümüş olacaksınız çünkü Likya Yolu’ndan sonra ülkemizin en uzun yürüyüş parkuru (tam 500 km) olan Aziz Paul Yolu’nun bir kısmı Yazılı Kaya Tabiat Parkı’nın içinden geçiyor. Avrupa’nın batısına Hristiyanlığın yayılmasında emeği büyük Aziz Paul’un rotası olan bu yolun başlangıcı Antalya’nın Perge Antik Kenti, son bulduğu yer ise Isparta’nın Yalvaç ilçesi. Bol tırmanışlı, bol patikalı ve mis gibi ormanlarla kaplı yollarda dilerseniz bir çadır kampı da yapabilirsiniz. Peki kaç günde mi yürünüyor? Tempoya göre 27 – 30 gün arasında yürüyen çok gezgin var. Eğer tamamını yürümek isterseniz bahar ayları en uygun zamanlar. Adada Antik Kenti - Sütçüler
Fotoğraf: Kültür Portalı
Isparta’ya kış aylarında gidecekseniz Akdeniz Bölgesi’nden hiç de beklemeyeceğiniz bir kar manzarasıyla karşılaşabilir, hatta kayak yapabilirsiniz. Uludağ’ın ve Erciyes’in tesis kalitesi gibi bir konaklama beklentiniz yoksa pistleriyle, kar kalitesiyle ve Eğirdir Gölü’nü tepeden gören muhteşem manzarasıyla kış tatilinizi Davraz Kayak Merkezi’ne programlayabilirsiniz. Merkezin 13 pistinin rakımları 1650 metreden başlayıp 2300 metrelere kadar yükseliyor. Teleski ve Telesiyej donanımları da var. 250 cm’ye kadar ulaşan kar kalınlığında kayak ve snowboard yapabiliyorsunuz. Amatörseniz kayak dersi alabiliyor ve malzemenizi de merkezden kiralayabiliyorsunuz. Kayak merkezinin Isparta’nın merkezine mesafesi ise yaklaşık 30 km. Zindan Mağarası - Aksu
Fotoğraf: Kültür Portalı
Isparta ülkemizin en mavi, en yeşil şehirleriyle içli dışlı. Örneğin bir hafta sonu havam değişsin diyen bir Ispartalı yarım saatte Burdur Salda Gölü’ne, 2 saatte Antalya’nın güneşine gidebiliyor. Ya da siz Isparta ile birlikte bir Burdur rotası da çizebiliyorsunuz.
Doğal güzelliklerine doyamadım diyorsanız Isparta’da birçok tabiat parkı olduğunu altını çizelim. Kızıldağ Milli Parkı, Gölcük Tabiat Parkı, Kovada Gölü bahar rotalarını renklendirecek kadar yeşil ve duru manzaralar sunuyor.
Şehir merkezi rotanın en cazip noktalarından değil ama tarihi anıtların çoğu da merkezde konumlanıyor. Osmanlıdan kalma Firdevs Paşa Camii, Bedesten ve Aya Payana Camisi’ni de gelip görülecek yerler arasına ekleyebilirsiniz.