{ad:0} Polonezköy denildiğinde akla ilk gelen soru, burasının Polonyalılar ile bir ilgisinin olup olmadığı. Köye gittiğinizde göreceğiniz yerli halkın hepsi Polonyalı olmasa da, burasını 150 yıl önce Rusya’nın işgal ettiği Polonya’dan kaçıp gelenler kurmuş. Şöyle ki; 1775 yılındaki savaştan kaçan Polonyalılara, Osmanlı padişahı Sultan Abdülmecit o zamanlar adı Adamköy olan bu topraklara yerleşim izni vermiş. 1894’de resmen vatandaş kabul edilen Polonyalı mülteciler gel zaman git zaman yaşadıkları bölgenin adını da Polonezköy olarak değiştirmiş. Köyün şu andaki nüfusu yaklaşık 20.000 ve nüfusun beşte birini de halen Polonyalılar oluşturuyor.
Polonezköy İstanbul’un ilk ve en büyük tabiat parkı. 1994 yılında Polonezköy Tabiat Parkı ilan edilen alanın büyüklüğü ise yaklaşık 3 bin hektar. Parkı tek kelimeyle tanımlarsak adı ‘huzur’. Öyle ki İstanbul’da elde kalan son doğa hazinelerinden biri olduğu için bu huzuru da koruyup kollamak, betona ve şehirleşmemeye teslim etmemek gerekiyor. Tabiatın kendi elleriyle yaptığı yemyeşil dekorasyonuyla gözünüzü gönlünüzü açan parkın girişi yediveren gülleriyle süslü. Yüksek ağaçların çatı gibi sarıp sarmaladığı köyde kızılçam, karaçam, gürgen, karaağaç, ıhlamur, meşe gibi türlerin yanı sıra çok zengin bir bitki örtüsü var.
Polonezköy Tabiat Parkı’nın içinde keklik, sülün, geyik, karaca üretim istasyonları da bulunuyor. Ama parkın sakinleri sadece sevimli canlarla da sınırlı değil. Yaban domuzu, tilki, gelincik, karatavuk, baykuş, sansar, çakal ve size pek görünmese de bir yerlerde yaşayan pek çok canlıya da yuva Polonezköy…
{product:27700}
{product:17746}
Polenezköy’de doğa dışında gezilip görülecek yerler de var ve bunlarla tanışmak da ayrıca bir aktivite.
Polonezköy Ağaç Oyma Heykel Sergisi ve Polonezköy Kültür Evi: Köyün hemen girişinde konumlanan Polonezköy Ağaç Oyma Heykel Sergisi en güzel fotoğraf köşelerinden biri. Ağaçlarla yapılan sanata ve esere dönüşen ağaçlara saygı duymamak elde değil. Bu alanın hemen arkasında konumlanan ve Polonezköy Kütüphanesi ve Polart Gallery olarak da bilinen Polonezköy Kültür Evi de gezip görün diyeceğimiz yerlerden. İçeride süreli resim sergileri ve katılabileceğiniz workshoplar da oluyor, üstelik giriş de ücretsiz. Burayı her gün saat 09:00 – 17:00 saatleri arasında gezebiliyorsunuz.
Zofia Teyze’nin Anı Evi: Nüfusun bir kısmı Polonyalı olunca kültür dokusu da farklılıklar gösterebiliyor elbette. Bu dokuyu en iyi hissettiren yerlerden biri olan Zofia Teyze’nin Anı Evi, Polonezköy’ün de en eski evi. 1881 – 1883 yılları arasında Rizi ailesi tarafından Polonya köy mimarisiyle inşa edilen ev günümüzde bir müze. Geçmişe ait fotoğraflar ve eşyalar göreceğiniz müze evin ismi ise yaşamını ölene kadar burada sürdüren ailenin en büyük kızından yadigar. Cüzi bir ücretle girilebilen müze hafta sonları 10.00 – 17.00 saatleri arasında açık.
Czestochowalı Meryem Ana Kilisesi: Köyün girişindeki Czestochowalı Meryem Ana Kilisesi de ziyarete açık. İlk olarak 1846 yılında St. François Boşnak Rahipleri tarafından inşa edilen kilise 1869 yılında yaşanan bir depremle yıkılmış. Şimdiki kilise yıkılan yapının üzerine 1914’de yapılmış ve I. Dünya Savaşı’nda da Türk karargahı olarak kullanılmış. Burası yıl içinde düzenlenen etkinlik ve festivallerin de ev sahibi.
Polonezköy Arıcılık Müzesi: Arıcılığın nasıl bir şey olduğunu öğrenmek ve kullanılan malzemelerle tanışmak isterseniz, girişi ücretsiz olan Polonezköy Arıcılık Müzesi’ni her gün 09:00 – 20:00 saatleri arasında gezebilirsiniz. Müzeden bal ve balla yapılan kozmetik ürünler de alabilirsiniz.
Polonezköy Cam Sanat Merkezi: Cam atölyelerine katılabileceğiniz, cam yapanları görebileceğiniz Cam Sanat Merkezi de Polonezköy’ün tanışmanız gereken renkli yerlerinden. 09:00 – 17:30 saatleri arasında gezebileceğiniz bu merkez çocukların da çok ilgisini çekiyor. Girişi de ücretsiz.
{product:35492}Hemen söyleyelim, tabii ki de kirazı! Polonezköy’e haziran ayında gelirseniz hem hasadı hem de festivali yakalamış oluyorsunuz. Beykoz Belediyesi ve Polonezköy Kültürünü Yaşatma Derneği’nin organize ettiği festivalde Karadeniz ve Polonya halk dansları izleyebiliyor, bol bol kiraz yiyebiliyorsunuz.
İstanbul’un Anadolu yakasında ve Beykoz ilçesinde konumlanan Polonezköy’e Ümraniye, Üsküdar ve Kavacık’tan kalkan İETT otobüsleriyle de gidebiliyorsunuz. Aracınız varsa gidiş daha da kolay, Kavacık sapağından sonra tabela yönlendirmeleri başlıyor ve navigasyon kullanmasanız da yol rahat ilerliyor. Özel araçla giderken diğer bir seçenek ise TEM’i takip edip eski Şile Yolu’na girmeniz. Şehir merkeziyle Polonezköy arasındaki sürüş mesafesi yaklaşık 1 saat. {product:6574}
Otelden, butik otele; pansiyondan SPA’ya kadar birçok konaklama alternatifi bulacağınız Polonezköy’de nerede kalınır öğrenmek için ve Polonezköy otellerini görmek için buraya tıklayabilirsiniz. Bol oksijen, bol huzur ve bol keyifli bir gezi dileğiyle… {search:polonezkoy-otelleri,Polonezköy Otelleri}