İstanbul'un En Yüksek Yeri: Yuşa Tepesi

İstanbul’un Çamlıca Tepesi’nden sonra en yüksek noktası olan Yuşa Tepesi, hem manzarası ile derin manevi geçmişiyle de görenleri etkisi altına alıyor. Boğaz’ın 200 metre üzerinde, yemyeşil ağaçlarla çevrili tepe, Hazreti Yuşa’nın kabrine ev sahipliği yapıyor. Manzarasının büyüleyiciliği kadar çevresindeki keyifli duraklarla da ünlü olan Yuşa Tepesi'nin hemen kuzeyindeki tarihî Yoros Kalesi’ni ziyaret edebilir ve onun yanında yer alan Yoros Cafe’de nefis bir kahvaltı yapabilirsiniz.  Ayrıca, aracınızla kısa bir yolculuk yaparak Anadolu Kavağı’na uğrayabilir, sahilde balık ekmek keyfi yapabilirsiniz. Yuşa Tepesi’nin çıkışında ise seyyar satıcılardan mısır, helva ya da simit alabilir, hediyelik eşya stantlarını gezerek sevdiklerinize hatıralar götürebilirsiniz. Yuşa Tepesi'ne çıkmak biraz zahmetli olsa da, manzarası ve atmosferi ile Yuşa Tepesi kesinlikle görmeye değer! Yuşa Tepesi hakkında merak edilen tüm detayları sizin için bir araya getirdik...

{search:beykoz-otelleri,Beykoz Otelleri}

Yuşa Tepesi Hakkında

Boğaz’ın en yüksek noktalarından biri olan Yuşa Tepesi, adını yüzyıllardır anlatılan efsanelerden alıyor. Rivayete göre Hazreti Musa ile birlikte Boğaziçi’ne gelen Yuşa Peygamber, burada hayatını kaybederek bugünkü Yuşa Tepesi’ne defnedilmiş. Bu kutsal tepe, onun hatırasını yaşatmak için Yuşa Tepesi olarak anılıyor. Bir diğer hikayeye göreyse, tepeye Fenikeliler tarafından “kurtarıcı” anlamına gelen “yesu” adı verilmiş. 

Yuşa Tepesi hem mistik hem de doğal güzelliklerle dolu. Tepenin zirvesinde yer alan Yuşa Camii ve türbe, ziyaretçilerini Karadeniz ve Boğaziçi’nin panoramik manzarasıyla selamlıyor. 1775 yılında inşa edilen mescit, geçmiş uygarlıkların burada bıraktığı dini izleri günümüze taşıyor. Türbe çevresinde duvarlar ve Osmanlı döneminden kalma düzenlemeler. dikkat çekici.

Yuşa Tepesi'nin Sırrı

İstanbul’un en mistik noktalarından biri olan Yuşa Tepesi, Boğaz manzarası ile olduğu kadar, yüzyıllardır anlatılagelen efsaneleriyle de büyüleyici. Rivayete göre, Kanuni Sultan Süleyman’ın süt kardeşi Yahya Efendi, Yuşa Peygamber’i rüyalarında üst üste görmeye başlayınca bu sırrın peşine düşer. İlk başta bu rüyaları önemsemese de, son gördüğü rüyada Yuşa Peygamber’in sert bir şekilde kendisini uyarması üzerine harekete geçer. Bugün Yuşa Tepesi olarak bilinen bölgeye geldiğinde, bir çobanın ilginç bir hikâyesiyle karşılaşır: Çobanın hayvanları, bölgedeki yeşil çimenlikteki belli bir noktaya hiç basmamaktadır. Bu durum, Yahya Efendi’nin mezarın burada olabileceğine dair inancını güçlendirir.

Yaşananları Kanuni Sultan Süleyman’a anlatan Yahya Efendi, padişahın emriyle bu alana bir türbe inşa edilmesini sağlar. Ancak, Yuşa Tepesi’nin sırrı yalnızca bu hikâyeyle sınırlı değil. Binlerce yıldır kutsal kabul edilen tepe, Fenikelilerden Osmanlı’ya kadar pek çok uygarlık tarafından özel bir yer olarak görülmüştür. Günümüzde de ziyaretçiler, dilek dilemek ve ibadet etmek için bu kutsal mekâna akın ederken, Yuşa Tepesi’nin sırlarla dolu geçmişi İstanbul’un ruhuna derin bir anlam katmaya devam ediyor.

Yuşa Tepesi’nin Tarihi 

Yuşa Tepesi, yüzyıllar boyunca farklı uygarlıklar için kutsal bir anlam taşıyan özel bir alan olmuştur. Antik Yunan döneminde Zeus Tapınağı olarak kullanılan tepe, Bizans döneminde Hagios Michael adında bir kiliseye dönüştürülmüştür. Ancak 1509’daki büyük İstanbul depreminde bu yapılar yıkılmış ve bölge uzun süre yeniden şekillendirilmeden kalmıştır. Osmanlı dönemine gelindiğinde, 1755 yılında Sadrazam 28. Çelebizade Mehmet Sait Paşa’nın emriyle buraya bir mescit inşa edilmiş ve yapı zamanla yenilense de orijinal dokusu korunmuştur. Günümüzde Hz. Yuşa Peygamber’e ait olduğu düşünülen kabir, çevresine çekilen duvarlarla koruma altına alınmıştır.

1990’lı yıllardan itibaren, Beykoz Müftülüğü öncülüğünde Yuşa Tepesi’nde birçok çalışma gerçekleştirilmiştir. 2000’li yıllar boyunca devam eden restorasyon ve geliştirme projeleri kapsamında, tepeye bir kütüphane, kültür evi, şadırvan ve yemekhane gibi alanlar eklenmiştir. 

Yuşa Tepesi Nerede?

Yuşa Tepesi, Beykoz ilçesinin Anadolu Kavağı bölgesinde konumlanıyor. Deniz seviyesinden yaklaşık 200 metre yükseklikteki tepe, Karadeniz’i ve Boğaz’ı gören büyüleyici bir manzaraya sahip. Tepenin kuzeyinde, tarihî Yoros Kalesi yer alıyor. Eğer İstanbul turu planınıza Yuşa Tepesi’ni eklediyseniz, ziyaret saatlerine dikkat etmeniz gerekiyor. Yuşa Tepesi yalnızca 09.00 ve 18.00 saatleri arasında açık.  

Yuşa Tepesi’ne Nasıl Gidilir?

Yuşa Tepesi’ne ulaşım, hem özel araçla hem de toplu taşıma araçlarıyla oldukça kolay. 

Özel Araçla Ulaşım

 Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçtikten sonra TEM Otoyolu üzerinde Beykoz-Kavacık sapağını kullanabilirsiniz.  Yaklaşık 20-30 kilometrelik bir sürüşle Yuşa Tepesi’ne ulaşmanız mümkün. Türbenin bulunduğu alanda ücretsiz otopark mevcut.

Toplu Taşıma ile Ulaşım

İstanbul Kart kullanarak toplu taşımayla da Yuşa Tepesi’ne rahatlıkla ulaşabilirsiniz.

• Üsküdar’dan: 15 hat numaralı Beykoz - Üsküdar otobüsü.
• Kadıköy’den: 15F hat numaralı Kadıköy - Beykoz otobüsü veya 15BK hat numaralı Dereeski - Kadıköy - Beykoz hattı.
• Mecidiyeköy’den: 121A hat numaralı otobüs ile Beykoz On Çeşme durağında inip, buradan 15A numaralı otobüse aktarma yapabilirsiniz.

Hem özel araç hem de toplu taşıma seçenekleriyle Yuşa Tepesi’ne ulaşmak son derece kolay. Planınızı bu bilgiler ışığında rahatça yapabilirsiniz!

Beykoz'da Nerede Kalınır?

Yuşa Tepesi’ni keşfettikten sonra Beykoz’un diğer güzelliklerini de görmek için bölgede konaklamayı düşünebilirsiniz. Doğayla iç içe huzurlu bir ortam sunan Beykoz, butik otellerden konforlu tesislere kadar farklı konaklama seçenekleriyle ziyaretçilerine ev sahipliği yapıyor. Eğer siz de bu sakin ilçede kalmak ve Yuşa Tepesi’nin mistik atmosferini doyasıya yaşamak istiyorsanız, Beykoz otelleri sayfamızı ziyaret ederek size en uygun seçenekleri bulabilirsiniz.