Medusa gorgon, yaşamına çok güzel bir genç kız olarak başlamıştır. O kadar güzeldir ki tanrıçaların kıskançlığını üzerinde toplamış, tanrıları da peşinde koşturmuştur. Özellikle Tanrıça Athena (Zeus'un en çok sevdiği kızı) onu çok kıskanmaktadır. Denizlerin tanrısı Poseidon ise Medusa'ya hayrandır. Başı öylesine dönmüştür ki bir gün Athena'nın tapınağında Medusa'ya zorla sahip olur. Bu durumu kendisi için aşağılayıcı bulan Athena, Medusa'yı gorgon yaparak cezalandırır. Gorgonlar, Yunan mitolojisinde keskin dişli, saç yerine başlarında canlı yılanlar olan, dişi canavarlar. Efsaneye göre gözlerine bakanı taşa çevirirler. Üç kızkardeştirler; Medusa, Euryale ve Stheno.
{ad:0}Mitolojik hikâyelere baktığımız zaman Medusa’nın hayatına dair farklı rivayetler görmemiz mümkün. Ancak bunların içinde en geniş kapsamlı olan ve pek çok farklı coğrafyayı kapsayan bir tanesi var ki, Medusa’nın yaşadıklarını hissederek taş kesilmemek namümkün!
Yaşamına çok güzel bir genç kız olarak başlayan, bu güzelliği nedeniyle de tanrıları peşinde koşturan ve dolayısıyla da tanrıçaların kıskançlığını üzerinde toplayan Medusa bilhassa Zeus’un en çok sevdiği kızı Athena tarafından kıskanılmaktadır. Kendisine olan hayranlığı, bir şiddet hareketine dönüşen Poseidon, Medusa’ya Athena’nın tapınağında zorla sahip olur. Bu durumu kendisi için aşağılayıcı kabul eden Athena ise Medusa’yı cezalandırmak için genç kızı bir Gorgon yapar.
Medusa böylece çok çirkinleşmiş, saçları yılana dönüşmüştür, yüzüne bakanlar taş kesilmektedir. Medusa insan olduğu için ölümlüdür. Bu, Medusa’yı hem çirkinleştirmiş hem de saçlarını yılana dönüştürmüştür. Artık onun yüzüne bakanlar, büyüleyici güzelliğine âşık olmaktan ziyade taş kesilmektedir. İnsan olduğu için ölümlü olan Medusa’nın Gorgon olarak yaşamına devam etmesini de bir ceza olarak göremeyen Athena, Perseus’la iş birliği yapar ve Medusa’nın başını kestirir!
Başı kesildiğinde, Medusa’nın Poseidon’dan olma çocukları Pegasus ile Chrysar gövdesinden dışarı fırlar. Medusa’dan sıçrayan kan damlaları ise düştükleri Libya çöllerinde birer yılana dönüşür. Bu yılanlardan birisi, daha sonra Mopsus’u öldürecektir. Perseus, Medusa’nın kesik başını alıp giderken Athena da onun derisini yüzerek Aegis’in markası yapar. İki damla kanını, Kral Erichthonius’a armağan eder. Bu iki damla kanın birisi ölümcül bir zehir, diğeri ise bütün hastalıklara deva olan bir panzehirdir.
Perseus, Medusa'nın kesik kafasını alır gider. Athena ise Medusa'nın derisini yüzüp Aegis'in markası yapar. İki damla kanını kral Erichthonius'a hediye eder. Bu iki damla kandan biri öldürücü zehirdir, diğeri ise panzehirdir ve tüm hastalıklara deva olmaktadır. Başı kesildiği anda Medusa'nın Poseidon'dan olma çocukları Pegasus ve Chrysar gövdesinden dışarı fırlarlar. Medusa'dan sıçrayan kan damlaları Libya çöllerine düşer ve birer yılana dönüşürler. Daha sonraları bu yılanlardan biri Mopsus'u öldürmüştür.
Antik dönemdeki büyük yapıları ve özel yerleri ziyaret ettiğinizde, pek çoğunda Medusa kabartması veya resmi görmeniz tesadüf değildir. Kendisinin koruyucu gücüne sığınanlar, bu bölgeleri kötülüklerden korumak adına onun figürlerine başvurmuştur. Bu sebeple Antik dönemde büyük yapıları ve özel yerleri kötülüklerden korumak için Medusa kabartmaları ve resimleri kullanılmıştır. Eski Bizans’ta ise kılıç kabzalarına ve sütunların kaidelerine ters ve yan olarak işlenmiştir…
Günümüzde Didim'deki Apollo Tapınağı'nda ve İstanbul'da Yerebatan Sarnıcı'nda Medusa figürleri bulunuyor. Apollon Tapınağı'nın yapımında Medusa heykelleri kullanılmak istenmiş ne var ki tapınağın inşaası bir türlü bitmediği için bir çok Medusa figürü yarım kalmış ve günümüze bu şekilde ulaşmış. Yine de en güzel işlenmiş ve günümüze korunak gelmiş Medusa figürlerinden birisi Didim'deki Apollon Tapınağı'nın bahçesinde ziyaretçilerini bekliyor. Burada yarım kalmış Medusa figürlerini görmek de mümkün. Yerebatan Sarnıcı'ndaki Medusa figürleri ise sarnıcın kuzeybatı köşesindeki iki sutunun altında kaide olarak kullanılıyor. Bu iki Medusa başının IV. yüzyıla ait oldukları sanılıyor. Bu başların hangi yapıtlardan alındığı bilinmemekle birlikte Genç Roma Çağı'na ait antik bir yapıdan sökülerek buraya getirildiği ve sarnıcın inşaatında salt sütun kaidesi olarak ihtiyaç duyulduğu için kullanıldığı araştırmacılar tarafından kabul görüyor. Yerebatan Sarnıcı'ndaki iki Medusa başından biri ters diğeri de yan olarak sütun kaidelerine yerleştirilmiş. {search:didim-otelleri,Didim Otelleri}