Yunan mitolojilerindeki figürleri az çok bilirsiniz. Zeus vardır, Herkül vardır, ateşi çalan Prometheus’u duymuşsunuzdur, bitmez tükenmez savaşlar vardır... Zeyna’yı çocukken televizyonda izlemiş olan nesil şu an bu satırları gözleri yaşlı okuyordur muhtemelen! Savaşçı Prenses ile birlikte diyar diyar gezerken, pek çok farklı tanrı ve tanrıçaya da tanıklık etmiş, mitolojik kahramanları siyah cam aracılığıyla da olsa ‘kanlı canlı’ görmüştük…
{ad:0}İşte o karakterlerden birisinin anavatanının Sakarya olduğunu söylesek, nasıl tepki verirdiniz? Hadi, Sakarya Nehri’ne biraz yakından bakalım…
Mitolojiye dayanan söylencelere göre, Sakarya Nehri’nin kızı Nana, Atis’i dünyaya getirir. Rivayet bu ya; Nana Sakarya’nın eşsiz güzellikteki kutsal perilerinden birisidir. Bahar mevsimi gelip çattığında Sakarya Nehri’nin güzelleşmesini takiben nehir perileri de yeşeren topraklarda, ağaçların dallarında, birbirinden renkli çiçeklerde tabiatı güzelleştirmeye başlardı.
Böyle bir bahar günü Nana, çiçekli bir badem ağacına âşık olur. Bembeyaz bir badem içini bağrına basarak, gebe kalır. Atis’i ya da daha çok bilinen adıyla Temmuz’u, böyle doğurur. Rivayet bu ya, Temmuz ayı da adını bu doğumdan alır.
İşte doğumunu bunca detayla anlattığımız Atis ise, Friklerin Ana Tanrıçası olan Kibele’nin kocası olarak bilinmektedir. Ana Tanrıça Kibele, günümüzde Sivrihisar olarak bilinen bölgenin 12 kilometre güney doğusundaki Pessinus şehrindedir. Günümüzde Kibele Tapınağı’nın meydana çıkarıldığı kazılar da bu bölgede yapılmaktadır…
Eski dönemlerden günümüze uzanan efsanelere göre Kibele hayatın ve bereketin de tanrıçasıdır. Bir nevi ‘tabiat ana’ olarak kabul görmektedir. Bazı inançlarda ise ay hilâl halindeyken küçük bir kızı, dolunaydayken ise gebe bir kadını simgeleyen ay tanrıçasıdır.
Sakarya da, gücünü ve görkemini Kibele’den mi almıştır bilinmez ama Anadolu topraklarının tabiri caizse damarlarına uzanan, can veren ve güç katan bir hayat kaynağını barındırır: Sakarya Nehri. Bu nehir, susuz kalmış Anadolu topraklarını suladığı ve geniş ovalarla yaylalar boyunca kıvrılarak Karadeniz’e kadar uzandığı için yüzyıllar boyunca kutsal kabul edilmiştir…
{search:sakarya-otelleri,Sakarya Otelleri}
Sakarya Merkez’de konaklamak daha ekonomik bir seçenek olacaktır.
Merkezden iki tesis önerimiz var; The Riada Otel ve Sakarya Ottoman Hotel
{product:7254}
{product:14471}
Tüm tatilimi doğayla iç içe geçireyim derseniz Sapanca Gölü kenarındaki Del Lago Luxury Hotel’e göz atabilirsiniz. Sakarya Nehri’ne en yakın doğayla iç içe konaklama seçeneklerinden biri de bir Bungalov kiralamak. Bu tercih için Green Valley Bungalov’u değerlendirebilirsiniz.
{product:130401}
{product:119286}