Karadeniz’in İncisi olarak bilinen, bölgenin ticaret ve turizm konusunda en gelişmiş illerinden biridir Trabzon. Tarih sahnesinde ise büyük imparatorluklara ev sahipliği yapması ve bir liman şehri olması ile bilinir. Her ne kadar günümüze kadar sağ salim gelebilmiş tarihi eserleri sayılı olsa da, hem yerli hem de yabancı turisti çekebilecek kadar önemli ve farklı kültür miraslarını hala bünyesinde barındırıyor. Son yıllarda gastronomi alanında da önemli adımlar atan şehir, büyükşehir olmasının avantajlarını turizm yatırımlarında kullanmak için çaba sarfediyor. Hazırsanız, Trabzon keşfine başlıyoruz!
{facility:0}Maçka ilçesinin Altındere Vadisi sınırları içerisinde bulunan, 1. yy’da inşa edildiği varsayılan bir dini yapı Sümela Manastırı. Hala o yamaca nasıl inşa edildiği merak konusu... Kayalıklar arasında sizi selamlayan Manastır, yıllardır restorasyon sürecinde olması nedeniyle bazı bölümleri kapalı olarak ziyarete açıktı. Geçtiğimiz yıl restorasyonlar tamamlanınca artık manastırın büyük bir kısmı ziyaret edilebilir hale geldi. Kapadokya kiliseleri stiline sahip olması nedeniyle muhteşem freskleri var. Her ne kadar bölgedeki halk tarafından zamanında bu freskler zarar görse de, restorasyon sırasında bu zararlar telafi edilmeye çalışılmış.
Sümela Manastırı’na nasıl gidilir diye sorarsanız ya özel aracınızla gidebilirsiniz ya da Trabzon merkezde bulunan turizm ofislerinden günlük tur paketi satın alarak Sümela Manastırı’na çıkabileceğinizi söyleyebiliriz. Keşif rehberimizde Trabzon’da bulunan diğer manastırları anlattığımız Mistik Atmosferleriyle Büyüleyen Trabzon Manastırları adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.
{search:trabzon-macka-otelleri,Trabzon Maçka Otelleri}
Trabzon’un Ayasofya mahallesinde bulunan, 1250 ile 1260 yılları arasında yaptırılan Ayasofya, önce kilise olarak inşa edilmiş. 1584 yılından itibaren ise camiye dönüştürülmüş. Geç Bizans dönemi mimarisine sahip olan Ayasofya, 1964 yılında müze halini alarak ziyaretçilere kapılarını açmıştır. 2013 yılından itibaren ise ufak bir bölümü ile tekrar Camii görevini yerine getirmeye başlamış ve günümüzde camii aktif olarak kullanılmaktadır.
Trabzon’un en tarihi mahallesi Ortahisar’da yer alan Trabzon Kalesi, günümüze kadar korunarak gelen ender yapılardan birisi. Trabzon’un meşhur Tabakhane vadisi içerisinde yer alan Kale, kayaların üzerine yapılmıştır. Merkez konumda olması sebebiyle rahatlıkla ulaşabileceğiz bir ziyaret noktası.
Türkiye’de hemen hemen her ilde yer alan bakırcılar çarşısı Trabzon’da da mevcut. Tarih boyunca bölgede yer alan bakır madenlerinden çıkarılan bakırın kullanılması nedeniyle birbirinden güzel el işi bakır ürünler ortaya çıkıyor.
Zigana Dağı eteklerinde, 1300 metre rakımda bulunan Hamsiköy’ün, günümüzdeki önemi leziz bir sütlaca sahip olması. Sulu bir kıvama sahip olması ve doğal ortamda yetişen ineklerin sütü kullanılarak yapılması nedeniyle, Hamsiköy sütlacının tadı oldukça leziz. Bulunduğu konum nedeniyle ayrıca trekking sevdalıları tarafından da tercih edilen bir bölge, Hamsiköy.
Trabzon’un Of ilçesinde bulunan, eskiden şahane bir doğa içerisinde huzur bulabileceğiniz bir göl iken, son 15 yıllık bir dönemde içler acısı hale gelen bir doğa katliam yeri, Uzungöl. Sanki tüm oteller, restoranlar ordayken "şuraya da bir yapay göl yapıverelim" demişlercesine bir hal alan bölgeye aslında gitmeseniz de olur. Yine de en güzel görülecek yer göl kenarı kısmı değil, tepede bulunan seyir terası.
{search:uzungol-otelleri,Uzungöl Otelleri}
Trabzon denilince ziyaret edilmesi gereken bir müze, Trabzon Atatürk Köşkü. Yemyeşil bir tepede, bembeyaz ve sade bir mimarisiyle göz dolduran köşk, 1890 yılında Kostantin Kabayanidis tarafından yazlık olarak yaptırılmış. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Trabzon ziyaretlerinde genelde bu köşkte kaldığı için ve ölümünden bir yıl önce vasiyetini de burada yazdığı için tarihi açıdan önemli bir köşk. Buraya toplu taşıma ile kolayca merkezden gelebilirsiniz. Gelmişken güzelim bahçesini mutlaka gezmeden, dönmeyin.
Eskiden insanların yaz akşamlarında biraz serinlemek amacıyla ailecek gittikleri, çay bahçelerinde saatlerini geçirdikleri ve mesire alanlarında pikniklerini yaptıkları, Trabzon manzarasına karşı çaylarını yudumladıkları Trabzonun semtleri içerisinde en popüler olan Boztepe, son 10 yıl içerisinde büyük bir değişime uğradı. Dönüşüm içerisinde yer alan Boztepe’de şu an ev dışında pek bir şey yok gibi ama ufak bir alanda kalan çay bahçelerine çıkıp, manzaraya karşı çay içmenizi yine de tavsiye ederiz.
Merkezden rahatlıkla gidebileceğiniz kolaylıkta ve yakınlıkta bir yayla, Hıdırnebi. Bölgede yer alan piknik alanlarını kullanabilir, bungalov otellerde konaklama yapabilirsiniz. Manzarası ise hava açık olduğunda muhteşem. Son dönemlerde turistik olması nedeniyle yaz aylarında özellikle bir hayli kalabalık bir yayla.
Merkezden minibüslerle çok rahat ulaşabileceğiniz Akçaabat, Osmanlı döneminden kalan güzel ve tarihi konakları ile meşhur bir bölge. 1988 yılında Sit alanı ilan edilmesi nedeniyle, mistik ve fotojenik görüntüsünü hala koruyor. Buraya adeta Doğu Karadeniz’in Safranbolu’su desek, abartmış olmayız.
{search:akcaabat-otelleri,Akçaabat Otelleri}
{ad:0}Karadeniz’in kısıtlı mutfağında çok güzel lezzetler bulunmakta. Trabzon’a gelmişken mutlaka denemeniz gereken lezzetler; Tarihi Kalkanoğlu Pilavcısı’nda Tereyağlı Pilav, her köşe başında bulacağınız Trabzon sokak simidi, Trabzon merkezde yer alan tarihi helvacılarda Beton Helva, Akçaabat’ta köfte, Herhangi bir yerde kahvaltı niyetine Kuymak, Rüştü’nün fırınında özellikle sabah kahvaltısında Peynirli veya Kıymalı olarak tabir edilen ağır ve bol tereyağlı Trabzon Pide, Akçay Döner’de Trabzon Döner, Tatlı olarak Nejla Hanım’da Laz Böreği, Hamsiköy’de sütlaç, Bir de sahil şehrindesiniz tabi ki Balık yemeden dönmek olmaz! Son olarak evinize dönerken meşhur Vakfıkebir ekmeğinden alabilirsiniz.
Karadeniz’de Karasal iklim hakim olduğu için yaz mevsimi en fazla 30 derecelerde, kış mevsimi ise genel olarak karlı ve soğuk geçmektedir. Trabzon hava durumu söz konusu olduğunda her dönem bölgede yağmur yağma özelliği nedeniyle de aslında her mevsim gidilebilecek bir iklime sahiptir. Bu nedenle bir mevsim belirlemek doğru olmaz. Siz Trabzon’u hangi mevsimde görmek isterseniz, planınızı ona göre yapmalısınız. Yaz aylarında serin yaylalarda, köylerde olmak isteyebilirsiniz ya da kış mevsiminde gidip Sümela’yı karlar altında da görmek isteyebilirsiniz. Tercih sizin, bizce her mevsim güzel.
Karayolu ile ulaşım: Birçok şehirden otobüs firmalarının Trabzon seferleri ile Trabzon’a ulaşabilirsiniz. Trabzon Otogarı şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer alıyor.
Havayolu ile ulaşım: Birçok firmanın her gün Trabzon’a uçuşları mevcut. Özellikle Rize’de havalimanı olmaması sebebiyle, yaz ve kış turizminde Trabzon havalimanı yoğun olarak kullanılıyor. Trabzon Havalimanı oldukça küçük bir havalimanı ve şehir merkezine uzaklığı ise sadece 6 km. Özel aracınız yoksa şehir merkezinden kalkan minibüslerle havalimanına rahatlıkla ulaşabilir ya da tam tersi yönde, havalimanı önünden geçen minibüslerle şehir merkezine rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Havalimanına veya şehir merkezine Havaş otobüsleri ile de ulaşmak mümkün.
Trabzon vaktiniz kısıtlı ise iki günde, biraz daha vaktiniz varsa çevredeki güzellikleri ile dört veya beş günde keşfedilebileceğiniz bir ilimiz. Trabzon’u rahatlıkla gezmek isterseniz merkezde bulunan Trabzon Merkez Otelleri listemizden tercihlerinize uygun olan konaklama tesisini seçebilir, tatilinizi unutulmaz anılarla doldurabilirsiniz.
{search:trabzon-otelleri,Trabzon Otelleri}
Trabzon’u Bir Kitap ve Bir Film Eşliğinde Keşfedin yazımızı da okuyabilirsiniz.