{facility:0} Trabzon şehri, 1461 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına dâhil edilmiş… Pek çok farklı etnik kökenden yurttaşa ev sahipliği yapan Trabzon’da bu çeşitliliğin bir göstergesi olarak tulum, davul – zurna, şimşir kaval ve kemençe gibi geniş yelpazeli müzik çalgısı altyapısı yer almakta; zengin mutfağı da hem göze hem mideye fazlasıyla hitap etmekte.
Ancak şehrin geçmişine bir bakış attığımızda bu durumun 1461’den de öncesine uzanan köklü geçmişin bir tezahürü olduğunu kolayca anlayabiliriz. Nitekim bölge önce kolonilerin ardından da kavimlerin yerleşim yeri olarak tercih edilmiş. Kimmerler, Büyük İskender ve Romalılar bu bölgede hüküm sürmüş; hatta Roma Dönemi’nde Trabzon başkent olmuş.
Dolayısıyla şehir, köklü bir ticari ve zanaat geçmişine de sahip. Liman şehri olmasının verdiği avantajla pek çok farklı kültürle etkileşimin yaşandığı tarihi boyunca bilhassa kazaz sanatı çok rağbet görmüş. Günümüzde ise telkâri ve bakır işi objeler, tespih, özel yapım bıçaklar, altın ve gümüş tellerin sarılmasıyla yapılan kazaziye işi kolye ve küpeler Trabzon’da rastlanabilen zanaat unsurları. Benzer şekilde peştamalden şala, yöresel kıyafetlerden kuşaklara dek el dokumacılığı da canlılığını korumuş.
Bir Kitap: Araksi: Trabzon Çarşı PazarBir kentin tarihi, çeşitlilikleri ile güzel. Zaten farklı perspektifler katkı sunmasa kültürel zenginliklerden söz etmek mümkün olabilir mi? 2013 yılında okuyucularla buluşan "Araksi: Trabzon Çarşı Pazar" kitabı da sadece bir Trabzon hikâyesi değil. Trabzon’dan başlayan bir yolculuğun öyküsü. Hem de zorunlu bir yolculuk.
Babasının vefatı üzerine İstanbul’daki hukuk öğrenimini yarıda bırakarak memleketine dönen Adis; Trabzon’da ticaretle uğraşan kırklı yaşlarında bir Ermeni. Küçük aileleri 35 yaşındaki eşi Loris, 15 yaşındaki kızları Araksi ve Adis’in annesi 60’lı yaşlarındaki Fulyane Hanım’dan oluşuyor. 1915 yılının Haziran ayında bu aile 2000 kişiye varan bir tehcir kafilesiyle birlikte Trabzon – Maçka – Gümüşhane – Erzurum istikametli bir yolculuğa çıkarılıyor. Hikâye de bu yolculuğu eksenine alıyor.
Trabzon’un, 1900’lü yıllarda sahip olduğu sosyokültürel ortamı ve etnik zenginliğini; bununla birlikte tehcirin olanca şiddetini ve bu zorunlu yolculuğun zorluklarını da gözler önüne seren roman, Sürmeneli bir yazar olan Enbiya Kırali’nin kaleminden çıkmış…
Bir Film: Kalandar Soğuğu2015 yapımı bir dram filmi olan Kalandar Soğuğu, Macaristan – Türkiye ortak yapımı. Yönetmenliğini Mustafa Kara’nın üstlendiği filmin senaryosu da Mustafa Kara ve Bilal Sert ikilisine ait. Filmin başrollerini ise bir ilkokul öğretmeni olan Haydar Şişman ile Trabzon’da hemşirelik yapan Nuray Yeşilaraz üstlenmiş.
Film, 35. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde En İyi Yönetmen, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Görüntü Yönetmeni ve En İyi Kurgu ödüllerini; 52. Uluslararası Antalya Film Festivali’nde Dr. Avni Tolunay Jüri Özel Ödülü, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Müzik ödüllerini; 28. Tokyo Uluslararası Film Festivali’nde ise En İyi Yönetmen ve WOWOW İzleyicinin Seçimi ödüllerini kazanmış. Bu festivallerin haricinde de 49. SİYAD Ödülleri’nde ve bazı film festivallerinde çeşitli ödüllere layık görülmüş.
Gerçekçi yapısı ve samimi anlatımıyla bu ödüllerin hakkını fazlasıyla veren Kalandar Soğuğu filminin yapım aşaması da oldukça zorlu geçmiş. Mustafa Kara’nın yaptığı açıklamalar doğrultusunda, filmin çekimleri sırasında her mevsim yeni bir set kurduklarını; yani mevsim şartlarını anlatmak için yeri geldiğinde bir metre yüksekliğe ulaşan bir karda dağ yollarını açarak filmi çektiklerini öğrenebiliyoruz.
Film, Karadeniz’de kıt kanaat bir biçimde geçinmeye çalışan Mehmet’in ve dolayısıyla onun ailesine çeviriyor objektiflerini… Mehmet’in zorlu hayat şartlarından aldığı güdülerle dağlarda maden arama çalışmalarını eksenine yerleştiriyor. Bütün çabalarına rağmen maden bulmayı başaramayan Mehmet; Artvin’deki boğa güreşlerinde de istediği başarıya ulaşamayınca büyük bir umutsuzluğa kapılır… Bütün bunların üzerine ailelerinin bir ferdi gibi gördükleri boğalarının da kaybolması, Mehmet’in arayışlarını farklı bir noktaya ulaştıracaktır…
Trabzon'da Nerede Kalınır? Şehrin mimari yapısına uygun olarak yapılan ahşap evlerde konaklamak Trabzon'u daha iyi keşfetmek için atılacak bir başka adım. Dilerseniz şimdi gelin Neredekal.com kullanıcılarından tam not almış birkaç Trabzon oteline göz atalım;Uzungöl'ün merkezindeki konumu ile; Hirande Residence {product:34319} Samimi ve sıcak bir ortamın adresi; Gobleç Otel & Restaurant {product:12108} Dere kenarındaki huzurlu konumu ile; Mimeh Villa & Apart {product:33585} Daha fazla Trabzon otel seçeneği için; {search:trabzon-otelleri,Trabzon Otelleri}