{facility:0} Tuz Gölü dev cüssesiyle Van Gölü’nden sonra 2. sırayı sahiplense de, hiçbir akarsuya karışmaması ve kapalı bir havzada mevsimlere göre azalıp çoğalması sebebiyle bizce ‘kendi halinde göller’ sıralamasında ayrı bir kulvarda yer alıyor. Çünkü göle su taşıyan Peçenek, Karasu, İnkuyu, Kırkdelik ve Melendiz Çayı gibi su kaynaklarının getirdiği su yok denecek kadar az. 80 km uzunluk, 100 km genişliğe sahip olan bu alan kış aylarında su seviyesi yükseldiğinde gerçekten bir göl oluveriyor, yazın ise suyu buharlaşıp gittiğinden bembeyaz bir çöle dönüşüyor. Ona estetik dokuyu veren ve bir fotoğraf fonuna dönüştüren de suyu olsun olmasın sergilediği bu değişken haller. Aslında ülkemizin en sığ göllerinden olan Tuz Gölü en fazla 1,5 metre kadar – o da sadece ilkbaharda- derinleşiyor.
Tuz Gölü ne kadar derin diye soranlara cevabımız ise Tuz Gölü derinliği ortalama 40 cm’dir. Yani bir kıyıdan diğerine yürürken ne eteğiniz ne de pantolonunuz ıslanıyor! Tuz gölünde yüzülür mü diye soracak olursanız tam olarak yüzülecek bir yapıda değil. Tuz gölü içerisinde yürüyebilir, bacaklarınıza tuz sürebilirsiniz. Ayrıca Tuz Gölü tesisler bakımından oldukça kısıtlı. Göl içerisinde bir tesis mevcut ve tuzdan yapılan bir çok ürünü satın alabilirsiniz. Tuz Gölü zaman zaman pembe renge de bürünebiliyor. Gölün Aksaray-Ankara yönündeki bölümünde su içerisinde bulunan algler nedeniyle özellikle sıcaklığın arttığı Temmuz ve Ağustos aylarında kırmızı beta-karoten maddesi üreten alger, bu yöntemle güneş ışınlarının zararlı etkisinden kendilerini koruyarak gölün de pembe veya zaman zaman kırmızıya dönmesine neden oluyor.
Etrafındaki küçük göllerle birlikte büyük bir ekosistem oluşturan Tuz Gölü 1. Derece Doğal Sit Alanı olarak korunuyor. Tuz gölünde yaşayan kuşlar oldukça çeşitli ve yaklaşık olarak 85 tür kuş türü olduğu düşünülüyor. Bunun yanı sıra 40 kadar endemik bitki, 15 çeşit memeli ve yüzlerce tür böceğe yuva olan gölün flamingolar için dünyadaki en önemli üreme alanlarından biri olduğunun altını özellikle çizelim. Tuz Gölü flamingolar için adeta bir yaşam alanı. Her yıl yaklaşık 10 bin çift flamingonun kuluçkaya yatıp ortalama 20 bin yavru çıkardığı gölde en çok da uçuşan kuşlara odaklanıyorsunuz. Yaban kazlarının sessizliği yaran kanat çırpışları, zarif flamingolar, yağmur kuşları, angıtlar, telli turnalar bu halkın türküleri neden bu kadar sevdiğinin kanıtı! Burada üremelerinin ve mutlu mesut yaşamalarının sebebi ise gölün karda kışta bile donmaması.
Günümüzde %32’lik tuz oranıyla dünyanın en tuzlu gölleri arasında yer alan gölün (En tuzlusu Lut Gölü) en verimli yeri tuzun çökerek biriktiği dipleri. Gölde tuz üretimi sıcak havalarla kristalleşen tuz tabakasının toplanmasıyla ve bölgedeki Yavşan, Kayacık, Kaşdırım tuzlalarında işlenmesiyle yapılıyor. Gölden çıkarılan yıllık tuz miktarı iklim koşullarına göre değişkenlik gösteriyor. Tamamen kuruyan bölgelerde tuz kalınlığı ortalama 30 cm’yi bulabiliyor.
Tuz Gölü hangi ilde diye soracak olursanız aslında tek bir cevabı yok. Ankara, Konya ve Aksaray illerinin kesiştiği noktada konumlanan göl, Kapadokya yolu duraklarından birisi. Dolayısıyla Tuz gölü nereye bağlı sorusunun tek bir cevabı yok aslında.
Tuz Gölü su seviyesi maksimim seviyeye ulaştığı ilkbahar aylarında Tuz Gölü daha bir göl oluyor. Ayrıca kuş sürüleri de baharda geliyor ve ortam daha da şenleniyor. Ama en beyaz halini görmek ve içinde yürümek için en kurak olduğu yaz aylarını da tercih edebilirsiniz.Tuz Gölü’ne hangi ayda gidilir sorusunun cevabına kısaca bahar aylarında diyebiliriz. Tuz Gölü’nü ne zaman isterseniz ücretsiz gezebilirsiniz.