İstanbul’un Avrupa Yakası’ndaki Çatalca ve Büyükçekmece ilçeleri arasında yer alan Büyükçekmece Gölü, doğuda Kaldırım Burnu, batıda Bababurun arasında kalan incecik ve sığ bir kanal olarak biliniyor. Uzunluğu 7 km, genişliği 2 km ve yüzölçümü 28.47 km2 olan Büyükçekmece Gölü’nün en derin noktası ise 8,6 metre. Büyükçekmece Gölü, Çatalca bölgesinden güneye doğru inen Karasu ve Delice Çayı derelerinin aşağı çığırının yükselen deniz seviyesinde kalmasıyla koy halinde oluşmuş. Önce önü, daha sonra ise koyun orta kısmında çakıl, kil, kum gibi maddelerin oluşturduğu bir dil ile tıkanmış. Bu dil üzerinde, Büyükçekmece Gölü’nü denize bağlayan bir kesinti yer alıyor. Bu kesintinin üzerinden de çok gözlü tarihi bir köprü olan Kanuni Sultan Süleyman Köprüsü geçiyor. Denizin istilasına uğrayarak önce koy haline gelen, sonrasında ise lagüne dönüşen eski bir vadi ağzı olan Büyükçekmece Gölü’nün, Marmara Denizi ile birleştiği yerde Büyükçekmece Barajı bulunuyor. Baraj ile deniz arasında hafif tuzlu göl, su olacakları ve sazlıklar yer alıyor. Büyükçekmece Gölü’nün "büyük" sıfatıyla anılmasının nedeni ise büyük bir göl olmasından değil, ovasının büyük olmasından kaynaklanıyor. Çekmece ismi ise, köprü olmadığı zamanlarda göl üzerinde bulunan ve çekmece adı verilen, elle çekilen sallardan geliyor. Büyükçekmece Gölü, yoğun iş temposundan ve şehrin kalabalığından bunalan İstanbullar için hafta sonu kaçamak noktalarından biri aynı zamanda. Doğanın eşsiz güzellikleri ile birlikte, buram buram tarih kokan bir atmosfere sahip Büyükçekmece Gölü. Bölge, keşfedilecek çok sayıda tarihi mekana ev sahipliği yapıyor. Özellikle Mimar Sinan’ın geçmişte yapmış olduğu eserler görülmeye değer. Hafta sonu aileniz ya da arkadaşlarınızla gelip kafa dinleyebileceğiniz bir yer olan Büyükçekmece Gölü’nü en kısa zamanda ziyaret etmenizi temenni ediyoruz. Şimdiden keyifli bir tatil geçirmenizi dileriz.