Gilindire Mağarası ya da Aynalıgöl Mağarası olarak bilinen bu doğa harikası yer Akdeniz'in incisi Mersin'in Aydıncık ilçesinde misafirlerini ağırlamaktadır. Ziyaretçilerine buzul dönemine bir yolculuk yapma imkanı sunan mağarayı, 1999 yılında bölgede çobanlık yapan birinin karşısına çıkan kirpiyi takip etmesiyle keşfedildi ve turizme kazandırıldı.
Türkiye'nin en dikkat çekici noktalarından biri olan bu doğa oluşumu içinde bulunan gölden dolayı halk arasında Aynalıgöl olarak da bilinir. Mağaranın içinde oluşmuş olan sarkıt, sütun, duvar ve akma taşlar o kadar büyüleyicidir ki; yolculuğunuz boyunca hepsine teker teker şahit olup harika saatler geçireceksiniz. Turizm açısından oldukça önemlidir Gilindire Mağarası.
Dünyanın sekizinci harikası olabilecek kadar etkileyicidir aynı zamanda. Gilindire'nin keşfinden sonra bilim insanları tarafından mağarada yapılan araştırmalarda; buranın dördüncü zaman (kuvaterner) başındaki son iklim değişikliğiyle, buzul sonrası döneme geçiş arasındaki bir zamanda diliminde oluştuğu anlaşılmıştır ve mağaranın son kısmının sular altında kaldığı görülmüştür.
İncelemeler esnasında, mağaradaki sarkıt ve dikitlerin, su altında kalmasından etkisiyle atmosferik değişimlerden etkilenmeden günümüze kadar ulaşmasında önemli rol oynamıştır. Yani su mağara için bir nevi koruyucu bir kalkan olmuştur.
Mağaranın girişi deniz seviyesinden sadece 45 metre yükseklikteki yamaçta olan, 555 metre yatay uzunluğa, 46 metre derinliğe sahip mağaradaki dev boyutlara ulaşan ve her biri görsel şölen sunan damla taşlar, ana galeriyi çok sayıda salon ve odaya da ayırmaktadır. Mağaraya 560 basamakla inilmektedir.
İçeride çok sayıda ilginç figürlü sarkıt, dikit ve sütunun yanı sıra mağara incisi, bayrak traverten ve duş başlığı gibi oluşumlarda gezerken hemen gözünüze çarpacaktır. Mağaranın içindeyken kendinizi farklı bir zamanda farklı bir boyutta hissedeceksiniz. Her adımınızda şaşkınlığa uğrayacağınız Gilindire Mağarası'nın sonunda büyük bir göl bulunur.
Gölün kenarında bulunan sarkıt ve dikitler de oldukça dikkatinizi çekecek. Mağaranın havası sıcak ve nemlidir. Mersin tatilinizde farklı bir dünyanın kapılarını açan Gilindire Mağarası'nı kesinlikle ziyaret etmelisiniz. Ardından; Gözne Kalesi'ni, Narlıkuyu Mozaik Müzesi'ni, Limonlu Çayı'nı, Köşekbükü Mağarası'nı, Tokmar Kalesi'ni ve Tarsus Şelalesi'ni gezi listenize ekleyip yolculuğunuza devam edebilirsiniz.