İstanbul’un Prens Adaları’nın en büyüğü olan Büyükada’da yer alan Hristos Manastırı’nın tarihinin Bizans dönemine dayandığı düşünülmektedir. İmparator I. Comnenus tarafından 1158 yılında hazırlanan bir listede manastırdan üstü kapalı olarak bahsetmesi ise bu kanıyı destekler niteliktedir. Osmanlı döneminde manastırın ayakta kalması çeşitli bağışlarla sağlanmıştır. Özellikle Rum bezir yağı tüccar loncası ve Feneriote asilzadesi Pascharnikos Christodoulos Vlachoutsis manastıra destek vermişlerdir. Hristos Manastırı’ndan bugün katholikon, manastıra bitişik inşa edilmiş güneyindeki ek bina ve batısında yer alan ek binalar günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Katholikon yani manastır bünyesinde bulunan kilisede ana nefi apsid kesimden ayıran ikonostasis muhafaza edilmiştir. Tahtadan oyma ola ikonostasisin üzerinde, yaldızlı, çiçek ve bitki motifleriyle bezenmiş kabartmalar bulunmaktadır. Üzerinden yer alan ve 18. yy’dan kalma resimlerin arasında en dikkat çekeni Cebrail’in Hz. Meryem’e Hz. İsa’nın doğacağını haber vermesi ile ilgili tasvirdir. Ayrıca Hristos Manastırı’nın güneydeki dış duvarda 19. yy’a ait eski Rum cenaze törenlerinin de bir kopyasına rastlanmaktadır.