Toros Dağları’ nda, Dim Vadisi’ nin ağzında Cebel-i Reis Dağı yükselir. Bu dağın güney etekleri savunmaya uygun bir coğrafya olduğundan bu bölgeye kurulmuştur Laertes Antik Kenti. Deniz seviyesinden 850 metre yükseklikte bulunan Laertes Antik Kenti, Alanya’ ya yaklaşık 25 km mesafede yer alıyor.
Antik kente en yakın köy ise Gözüküçüklü Köyü. Limanı olan ve göğüs biçiminde bir tepe üzerinde kurulmuş Laertes Antik Kenti. Daha doğrusu Strabon bu şekilde tanımlıyor burayı.
Agora, exedra, hamam, sarnıçlar, tiyatro, evler ve İmparator Claudius’ a Apollon’ a, Zeus Megistos’ a ait tapınaklar kentin günümüze kadar ulaşmayı başaran önemli kalıntıları. Laertes Antik Kenti’ nde Helenistik döneme ait hiçbir kalıntıya rastlanmamış. Bu da bölgenin o dönmelerde korsanların elinde oluşuna ve bu nedenle de imar faaliyetlerinin yapılamayışına bağlanıyor.
Ancak Laertes’ te bulunan bir taş yazıt, kentin tarihinin çok çok eskilere dayandığını kanıtlar nitelikte. M. Ö. 6. yüzyıla ait olduğu düşünülen ve üzerinde bazı yerel isimlerin yer aldığı taş yazıt, şu an Alanya Müzesi’ nde sergileniyor.
Söz konusu taş yazıtta ise, eyalet valisinin hizmetkarı ve mülkiyet ile ilgili sorunlarla ilgili bir takım şeyler yazıyor. Laertes Antik Kenti’ nin güneyinde bir de nekropol bulunuyor. Burada da birçok ostetek* parçası ve ostoteklerin üzerinde durduğu kaideler var. Eğer yolunuz Alanya’ ya düşerse, Laertes Antik Kenti’ ni mutlaka ziyaret edin.
Şimdiden keyifli bir tatil geçirmenizi dileriz. *Ostetek; ölen kişilerin cesetlerinin yakıldıktan sonra küllerin koyulduğu kaba verilen isim.